Ermenistan-AB ilişkileri nereye gidiyor?

Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Analisti Tuğçe Tecimer, Ermenistan’ın Avrupa Birliği’ne üyelik isteğini ve bu isteğin Güney Kafkasya üzerindeki etkilerini Kırım Haber Ajansına (QHA) değerlendirdi.

Haber Giriş Tarihi: 15.11.2024 17:47
Haber Güncellenme Tarihi: 15.11.2024 17:47
https://www.qha.com.tr/

Dilara Dilşah KAYA / QHA Ankara

Ermenistan, 2024 yılının ekim ayında Avrupa Birliği’ne (AB) üyelik konusunda referandum yapılması için bir dilekçe kampanyası başlattı. 50 bin imza gerektiren kampanya için, beklenen son tarihten önce 60 bin imza toplandı. Toplanan imzalar, Ermenistan Merkez Seçim Komisyonuna sunulacak ve gerekli doğrulamaların yapılmasının ardından, yasa tasarısı değerlendirilmek üzere Ermenistan Parlamentosuna iletilecek. 

Ermenistan’ın Batı ile olan ilişkileri ve kurduğu ittifaklar dikkat çekiyor. 22 Temmuz 2024 tarihinde gerçekleşen AB Dışişleri Bakanları Konseyi toplantısında; Ermenistan’a yapılacak askerî yardım konusu ele alındı ve  Ermenistan Silahlı Kuvvetlerini desteklemek amacıyla Avrupa Barış Aracı (APF) kapsamında 10 milyon avro değerinde bir yardım tedbirinin kabul edildi. Ermenistan’ın savunma alanında güçlenmesinin önünü açacak bu yardım, Azerbaycan’ın da gözünden kaçmadı. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, atılan bu adım üzerine yaptığı açıklamada Batı’yı uyarmış ve yaşanacak olası olayların da doğrudan sorumlusu olacaklarını belirtti.

Yaşanan bu gelişmeler ışığında; Ermeni tarihi ve Türk-Ermeni İlişkileri alanlarında uzman olan Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Analisti Tuğçe Tecimer, Ermenistan’ın attığı adımların Güney Kafkasya bölgesindeki dinamiklere yönelik olası etkilerini Kırım Haber Ajansına (QHA) değerlendirdi.

ERMENİSTAN, MÜTTEFİĞİ RUSYA’DAN BEKLEDİĞİ DESTEĞİ GÖREMEDİ

Başlatılan imza kampanyasının Ermenistan’ın AB ile ilişki kurma konusundaki ilk denemesi olmadığını belirten Tecimer, daha önceki dönemlerde de konuyla ilgili adımlar atıldığını fakat Rusya’nın müdahalesi nedeniyle ilerlenemediğini kaydetti. Ermenistan’ın AB ile ilişki kurma çabalarının nedenlerini sıralayan Uzman; başlıca sebebin “Ermenistan’ın İkinci Karabağ Savaşı sırasında müttefiki olan Rusya’dan beklediği desteği göremediğini düşünmesi” olduğunu ifade etti. Tecimer aynı zamanda Ermenistan’ın Rusya’nın Güney Kafkasya’da kurmaya çalıştığı tahakkümden rahatsız olduğunun da altını çizdi.

ÖNCE TÜRKİYE İLE İLİŞKİLER DÜZELTİLMELİ

Geniş çaplı bir alternatif müttefik arayışında olan Ermenistan’ın AB ile bağ kurabilmesi için önce Türkiye ile ilişkilerini düzeltmesi gerektiğini vurgulayan Uzman, “AB’ye üyelik konusunda devam eden müzakereler ve kurulan alternatif ticari ilişkiler Ermenistan’ın politik ve ticari olarak Rusya ile sınırlı kalmayıp dünyaya açılma misyonunu da ortaya koymaktadır. Bu konuda şunu da belirtmek gerekir ki, Ermenistan’ın Türkiye ile normalleşme sürecini tamamlaması denize ve ticaret yollarına açılması bakımından elzemdir. Yani, Ermenistan’ın söz konusu hedefine ulaşması Türkiye ile olan ilişkilerini geliştirmesiyle doğrudan bağlantılıdır.” ifadelerini kullandı.

ASKERÎ YARDIMLAR, AZERBAYCAN İLE BARIŞ ANLAŞMASININ İMZALANMASINI ZORLAŞTIRIYOR

Tecimer, Ermenistan-AB ilişkileri hakkındaki değerlendirmesine bölgesel ve Azerbaycan özelinde açıklamalarıyla devam etti. Azerbaycan’ın Ermenistan’ın AB’ye üye olması konusunda herhangi bir çekincesi olmadığını belirten Tecimer, AB tarafından Ermenistan’a sağlanan askerî yardımlara dikkat çekti. Uzman, Ermenistan’ın İkinci Karabağ Savaşı henüz bitmişken ve barış anlaşması dahil imzalanamamışken, Fransa ve diğer Batılı ülkelerden aldığı askeri yardımlar ve askeri malzeme satın alımları Azerbaycan’ı haklı gerekçelerle rahatsız etmektedir.” açıklamasını yaptı. Ermenistan’a yapılan yardımların Azerbaycan tarafından art niyet olarak görüldüğünü aktaran Tecimer, bu yardımlarla yeni bir savaş çıkma olasılığı oluşturduğunu vurguladı. Değerlendirmesini, “Azerbaycan’ın görüşüne göre, Ermenistan’ın bu şekilde silahlandırılması ve savunma alanında yapılan yatırımlar, gelecekte tekrar bir savaş çıkma olasılığını ortaya çıkarmaktadır. Bu sebeple, Azerbaycan Ermenistan’a verilen bu askeri desteği art niyetli bir girişim olarak görmektedir. Bu koşullar, iki ülke arasında barış anlaşması imzalanmasını zorlaştıran etkenlerden biridir.” ifadeleriyle aktardı.

ERMENİSTAN AB ÜYESİ OLABİLİR Mİ?

Ermenistan’ın talep ettiği söz konusu üyeliğin çeşitli etkenlerden dolayı öngörülebilir gelecek için mümkün görünmediğini aktaran Uzman, etkenler hakkında bilgi verdi. İlk olarak AB ile doğal köprü görevi görecek olan Türkiye’nin üyelik süreci tamamlanmamışken denize çıkışı bile olmayan ve Türkiye ile normal ilişki tesis edemeyen Ermenistan’ın AB üyesi olması gerçekçi görünmediğini belirtti. İkinci olarak Ermenistan’dan çok daha önce, kararlı bir şekilde AB üyeliği sürecine giren diğer bir Kafkas ülkesi Gürcistan’ın üyeliği muammadayken Ermenistan üyeliğinin öne alınmasının Gürcistan ve diğer aday ülkeler için olumsuz mesaj verilmesine sebep olarak AB’nin prestijine zarar vereceğini kaydetti. Üçüncü olarak Doğu Avrupa ve özellikle de Ukrayna’nın geleceği devam eden Rusya-Ukrayna savaşı sebebiyle belirsiz durumdayken, Avrupa’nın yanı başında bile olmayan Kafkasya’daki Ermenistan’ın AB üyesi olması jeopolitik açıdan mantıklı olmadığı yorumunu yaptı. Dördüncü ve son olarak da AB’nin en son yapılan genişlemeyi bile tam olarak hazmedememişken, üye ülkelerin Ermenistan gibi jeopolitik ve ekonomik sorunlarını henüz çözememiş bir ülkenin üyeliğine onay vermesinin pek mümkün gözükmediğini kaydetti.

Tecimer, değerlendirmesini “Tüm bunlara rağmen Batılı ülkeler, Ermenistan’a AB üyeliği olasıymış gibi mesaj vermektedir. Bunun temel sebebi, Batılı ülkelerin Ermenistan üzerinden Kafkasya’da söz sahibi olmak istemesi ve bölgedeki ülkelere (Türkiye, Rusya, İran, Azerbaycan ve Gürcistan) oyun kurucu olduğunun mesajını verme gayretidir.” ifadeleriyle sonlandırdı.