Dr. Hacı Mehmet Boyraz: Türk Üniversiteler Birliği, ‘Dilde, fikirde, işte birlik’ anlayışının ikinci önemli ayağını oluşturuyor

İstanbul Medipol Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Hacı Mehmet Boyraz, TDT’nın vizyon projeleri arasında yer alan Türk Üniversiteler Birliği projesini Kırım Haber Ajansına (QHA) değerlendirdi.

Haber Giriş Tarihi: 04.06.2024 18:25
Haber Güncellenme Tarihi: 04.06.2024 18:25
https://www.qha.com.tr/

Şerife Beyza Satılmaz / QHA ANKARA

İstanbul Medipol Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Hacı Mehmet Boyraz, Sakarya Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Filiz Cicioğlu ile birlikte editörlüğünü yaptığı “Uluslararası Örgütler: Tarih, Kuram ve Örnekler” kitabında “Türk Devletleri Teşkilatı” (TDT) özelinde kapsamlı bir çalışma yaptı.

Boyraz, çalışmaları doğrultusunda, TDT’nın vizyon projeleri arasında yer alan Türk Üniversiteler Birliği (TÜRKÜNİB) projesini, proje kapsamında gelinen noktayı ve hedeflerini Kırım Haber Ajansına (QHA) anlattı.

TÜRKÜNİB “DİLDE, FİKİRDE, İŞTE BİRLİK” ANLAYIŞININ İKİNCİ AYAĞINI OLUŞTURUYOR

Dr. Hacı Mehmet Boyraz, TÜRKÜNİB projesinin, Türk cumhuriyetlerindeki üniversiteleri ortak bir çatı altında toplama gayesi üzerine kurulduğunu söyleyerek, “Bunun ilk kurumsal zemini 10 Ağustos 2012’de atıldı. Çolpon Ata’da gerçekleşen Türk Konseyi Eğitim Bakanlığı Toplantısı'nda bu yönde bir karar alındı. Ardından 23 Ağustos 2012’de Bişkek'te gerçekleşen Türk Konseyi İkinci Zirvesi'nde bu birlik kuruldu. Türk dünyasını bilim alanı üzerinden bütünleştirme gayesi elbette önemli. ‘Dilde, fikirde, işte birlik’ anlayışının ikinci önemli ayağını oluşturuyor. Fikirde birliğin, aslında bir somut tezahürü, bir  ön çalışması diyebiliriz.” ifadelerini kullandı.

KKTC’DEN İKİ ÜNİVERSİTE, TÜRK ÜNİVERSİTELER BİRLİĞİNDE

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin (KKTC) diğer devletler tarafından tanınması noktasında bu girişimlerin önemine dikkat çeken Boyraz, “Şu anda bu birliğe bağlı 109 üniversite var ki, bunların önemli bir kısmını Türkiye'den katılan üniversiteler oluşturuyor. Hatta bu yıl KKTC'den de iki üniversite Türk Üniversiteler Birliğine dahil oldu. Tabii artık şunu da söylemek lazım, KKTC bir gün elbet tanınacak. Çünkü bunun önüne geçilmesi mümkün değil. Sonuçta ortada bir siyasi varlığı olan, toplumu olan, ülkesi olan, devlet işleyişi olan bir yapıdan bahsediyoruz. KKTC'nin diğer devletler tarafından tanınması yolunda aslında bu tür girişimler çok  önemli.” dedi.

PROJENİN HEDEFLERİ NELER?

Boyraz, birliğin gayesinin, üye ülkeler arasında yükseköğretim alanında iş birliğini artırmak olduğunu ve Türk Üniversiteler Birliği Yükseköğretim Alanı Oluşturma Yönergesi'nin 7. maddesini işaret ederek birliğin somut hedeflerini şu ifadelerle aktardı:

“Üye üniversitelerdeki öğrenim programlarının uyumlu hale getirilmesi, ortak kredi transfer sisteminin oluşturulması, AB’nin Erasmus programına benzer şekilde öğrenci ve öğretim elemanı değişim programlarının başlatılması (günümüzde Orhun Değişim Programı), diplomaların denkleştirilmesine yönelik çalışmaların yapılması ve spesifik olarak Türk dünyasına dair çalışmalar yürüten öğrencilere burs sağlanması.

Orhun Değişim programı önemli. Erasmus değişim programı gibi öğrencilerin ve akademisyenlerin değişimini amaçlıyor. Bu da tabii çok sembolik, tarihi anlamı olan bir isimlendirme. Sonuçta üniversite öğrencilerinin, akademisyenlerin, araştırmacıların birbirlerini tanıması yolunda çok kıymetli bir girişim. Sonuçta akademisyenlerin, araştırmacıların, öğrencilerin birbirini tanımadığı bir ortamda açıkçası çok uzun vadeli ve kalıcı iş birliklerinin tesis edilmesi çok mümkün değil.

Ayrıca Türk Üniversiteler Birliği kapsamında geliştirilen projelerden biri de Avrupa kıtasında bir yükseköğretim alanı oluşturmayı amaçlayan Bologna süreci gibi üye ülkeler arasında yükseköğretim ve akademik konularda standartlar geliştirmeyi ve ayrılıkları en aza indirgeyerek eğitim sistemlerini bağdaştırmayı ve üye üniversiteler arasında birbiriyle tam uyumlu bir yükseköğrenim alanı yaratmak amaçlanıyor. Artık 109’a ulaşan üye üniversiteler arasındaki yüksek öğrenime ve akademik konuların ortak bir standarta oturtulması hedefleniyor. Örneğin Türkiye'deki sosyal bilimler alanında verilen bir eğitimle Kazakistan'da verilen bir eğitim arasında aynı alanda eğitim arasında ciddi farklılıklar var. Bunların giderilmesi, birbirine çok daha uyumlu hâle getirilmesi amaçlanıyor.”

 “TÜRK DÜNYASINI BİR ÇATI ALTINDA BİRLEŞTİRME HEDEFİNİN ÖNCÜ HAZIRLIKLARINDAN BİR TANESİ”

Boyraz zamanla ilerleme kaydedileceğini, sonuçta bir ön hazırlığın olduğunu ve sistemin yavaş yavaş oturduğunu ifade ederek şunları söyledi:

“Aslında uzun vadede Türk dünyasını bir çatı altında birleştirme hedefinin öncü hazırlıklarından bir tanesi. Bu alanda ilerleme kaydedildikçe bunun diğer alanlara sıçraması, yayılması mümkündür. Belki önümüzdeki 10 ya da belki 20 yıl sonra meyveleri ortaya çıkabilecek kıymetli bir proje. Şu an geldiği durum itibariyle henüz 109 üyesi var ama üye sayısının her yıl artması aslında bu projenin hedeflerine ulaşması yolunda aslında bir somut başarının olduğunu bizlere gösteriyor.”