Ukrayna’nın başkenti Kıyiv’de “Sürgünden Geçen Kur’anlar” adlı sergi açıldı. Sergide farklı yıllarda Kırım’da ve Kırım dışında basılan ve sahipleri ile birlikte 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü'nden geçen ve Kırım’a dönen Kur’an-ı Kerim örnekleri sergilendi.
Kırım Halk Cumhuriyeti hükûmetinin ilk başkanı, Kırım Tatar Milli Kurultayının kurucularından, Kırım, Litvanya, Polonya ve Belarus Müftüsü Numan Çelebicihan’ın şehadetinin 106. yıldönümünde Kıyiv’de faaliyet gösteren Kırım Evi Kültür Merkezinde düzenlenen sergi, Kırım Tatar seramik ustası Rüstem Skibin küratörlüğünde “Umma” (Ümmet) Ukrayna Müslümanları Dini İdaresi tarafından organize edildi.
“BU TÜR ETKİNLİKLER ARACILIĞIYLA HALKIMIZIN HİKAYESİNİ ANLATIYORUZ”
"Umma" Müftüsü Murat Süleymanov yaptığı açıklamada bu tür sergilerin önemini vurgulayarak, “Kur’an-ı Kerim, Kırım Tatarları ve tüm Müslümanlar için çok önemli bir kitaptır. Sürgün gerçekleştirildiğinde Kırım Tatarlarının yanlarına ilk aldığı şey Kur’an-ı Kerim oldu. Burada gördüğünüz Kur-an ben şahsi olarak bir Kırım Tatar aileden teslim aldım. Her ailenin kendi Kur’an-ı Kerimi ve kendi sürgün hikayesi vardır. Dolayısıyla bu tür etkinlikler aracılığıyla halkımızın acısını, sürgününü, açlığı ve Kırım Tatarlarının uğradığı zulmü göstermeliyiz.” dedi.
FARKI YILLARDA BASILAN KUR’ANLAR SERGİLENDİ
Sergide farklı yıllarda basılan Kur’an-ı Kerim örnekleri sergilendi. Bunlardan en eskisi 19. yüzyılın sonlarında basıldı. Ayrıca serginin bir diğer eşsiz parçası ise Bahçesaray'da Noman Çelebicihan döneminde basılan Kur'an-ı Kerim oldu.
Sergi ile ilgili Kırım Haber Ajansına konuşan Ukrayna Cumhurbaşkanının Kırım Temsilcisi Tamila Taşeva, “Bu bizim köklerimiz, tarihimiz. Din kültürün ve bir halkın kimliğinin en önemli parçalarından biridir. Ayrıca din Kırım Tatar halkının kimliğinin önemli bir parçasıdır. Çok farklı kültürlere ev sahipliği yapan bir ülke olduğumuzu göstermeliyiz. Farklı milli ve dini kimliklere sahip olduğumuz ama hepimizin Ukrayna vatandaşı olduğumuzu göstermeliyiz. Diğer ülkelere de bunu göstermek önemlidir. Dolayısıyla yabancı ülkelerin elçilerin burada bulunması önemli. Bu dini kimliğine değer verdiğimizi gösteriyoruz. Ayrıca burada sergilenen Kur’anlar aracılığıyla Kırım Tatar ailelerin ve tüm halkının hikayesini anlatıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.