Kırım Tatarlarının milli lideri, Ukrayna Milletvekili Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, 3. Kırım Platformu Zirvesi’nde konuşma yaptı. Konuşmasında Kırımoğlu, Kırım'ın işgalden kurtarılmasının Kırım Tatar halkı için büyük önem taşıdığını vurgulayarak, "Çünkü Kırım Tatar halkı için bu hayatta kalma ve daha da gelişme ya da özgün bir ulus olarak tamamen yok olma meselesidir." dedi.
Rusya’nın 24 Şubat 2022 tarihinde başlattığı geniş çaplı işgal girişimi ve saldırılarının devam etmesine rağmen Ukrayna, bu yıl Kırım Platformu Zirvesi’nin üçüncüsünü düzenliyor. Kırım’ı Rus işgalinden kurtarmak amacıyla uluslararası çabaları birleştirmek için başlatılan Kırım Platformu’nun 3. zirvesi bugün Ukrayna'nın başkenti Kıyiv’de yapıldı. Hibrit formatta düzenlenen zirvede, Kırım’ın geleceği ve Karadeniz bölgesinin güvenliği ele alındı.
3. Kırım Platformu Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, Kırım Tatarlarının milli lideri, Ukrayna Milletvekili Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, Kırım’ın dokuz buçuk yıldır işgal altında bulunduğunu belirtti. Kırımoğlu, Rusya’nın Ukrayna’ya karşı başlattığı kanlı geniş çaplı işgal girişiminin 546. gündür devam ettiğini hatırlatarak şu ifadelere dikkat çekti:
“İlk önce askerlerimizin ve tüm Ukrayna halkının cesareti ve kahramanlığı, müttefiklerimizin ülkemize sağladığı yardımlar sayesinde, Kırım dahil işgal altında bulunan tüm topraklarımızı yakın gelecekte kurtarmak için umutlar ortaya çıktı. Yarımadanın işgalden en kısa zamanda kurtarılması özellikle Kırım'ın yerli halkı Kırım Tatarları büyük önem taşıyor. Çünkü Kırım Tatar halkı için bu; hayatta kalma ve daha da gelişme ya da özgün bir ulus olarak tamamen yok olma meselesidir.”
"TOPRAK TAVİZİ TEKLİFLERİ KABUL EDİLEMEZ"
Kırımoğlu son dönemde bazı siyasetçiler tarafından ortaya atılan “Ukrayna’nın Rusya’ya toprak tavizinde bulunması gerektiği” fikirlerinin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak, “Eminim ki, eğer söz konusu Ukrayna topraklarını değil de o siyasetçilerin kendi ülkelerinin toprakları olsaydı, böyle teklifler hiç olmayacaktı. Elbette böyle teklifler ve girişimler ne Ukrayna Devleti ne de onun halkı tarafından hiçbir zaman kabul edilmeyecektir. Bize göre bu savaşı durdurmak ve uzun vadeli barış sağlamak için saldırgan ve terörist devletin temelsiz isteklerinin kabul edilmesi büyük yanlışlıktır.” dedi.
Kırımoğlu konuşmasında uluslararası toplumun, Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenskıy’ın önerdiği 10 adımlık Barış Planına destek vereceği yönündeki umutları dile getirdi.
"RUSYA'NIN, KIRIM'DAKİ POLİTİKASININ TEMELİ, KIRIM TATARLARINI YARIMADADAN UZAKLAŞTIRMAKTIR"
Kırım Platformu Zirvesinde ele alınan ana konulardan birinin Kırım’ın geleceği olduğunu belirten Kırımoğlu, ilk kez yarımadayı 240 yıl önce işgal eden Rusya’nın Kırım'daki politikasının temelinin, yerli Kırım Tatar halkının yerinden edilmesi ve yerine Rus vatandaşlarının yerleştirilmesi olduğuna dikkat çekti.
İşgalci Rusya’nın hala aynı yöntemlere başvurmaya devam ettiğini kaydeden Kırım Tatar halkının milli lideri, “2014’te yaşanan işgalden önce bile Kırım’ın nüfusunun yüzde 80’i, 1944'te yerli halkın tamamen sürgün edilmesi ve soykırıma uğratılmasının ardından Sovyet yetkilileri tarafından Kırım'a yerleştirilen insanlardan oluşuyordu. Farklı kaynaklara göre, işgalden sonra Kırım’a yaklaşık bir milyon Rus vatandaşı yerleştirildi. Kırım Tatarlarının yaklaşık yüzde 10’u ve binlerce etnik Ukrain Kırım’ı terk etmek zorunda kaldı.” dedi.
"UKRAYNA DEVLETİNİN KIRIM POLİTİKASINDA YAPTIĞI HATALAR İŞGALİ KOLAYLAŞTIRDI"
Bununla birlikte Kırımoğlu, Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra bağımsız Ukrayna devletinin Kırım Tatarlarının anavatanlarına dönüşünü belli ölçüde kolaylaştırdığını, ancak aynı zamanda politikasında birçok hata yaptığını da hatırlatarak, "Tüm bu hataları sıralamak uzun zaman alır. Ancak asıl sorun, 1944 yılında Kırım Tatarlarının sürgününden sonra Kırım'ın ulusal özerkliğinin yeniden tesis edilmemiş olmasıdır." değerlendirmesinde bulundu.
1991’den sonra Kırım’ın Rus yanlısı siyasetçiler tarafından yönetildiğini, Kırım Tatarlarının ise en çok ayrımcılığa uğrayan etnik grup haline geldiğini vurgulayan Kırımoğlu, “Tüm bunlar Rusya’nın 2014 yılının başında Kırım’ı işgal etme sürecini kolaylaştırdı. Ukrayna'nın Kırım'a ve yerli halkına yönelik politikası ancak 2014'teki Onur Devrimi'nden, yani Kırım'ın işgalinden sonra değişti.” ifadelerini kullandı.
"UKRAYNA KIRIM'I YATIRIM AÇISINDAN CAZİP BİR BÖLGEYE DÖNÜŞTÜREBİLİR"
Ukrayna Parlamentosunun bu sabah, “Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Akyar’ın (Sivastopol) İşgalden Kurtarılması, Yeniden Entegrasyonu ve Restorasyonuna İlişkin Devlet Politikasının Öncelikli Yönleri Hakkında” başlıklı kararı kabul ettiğini bildiren Kırımoğlu, söz konusu kararın ayrıca Kırım Tatar halkının statüsü ve Kırım’da milli ve bölgesel özerkliğinin kurulmasına dair yasaların kabul edilmesinin Ukrayna'ya Kırım'daki durumu değiştirmesine ve yarımadayı yatırım açısından cazip kültürel, tarihi ve turistik bölgelerinden birine dönüştürmesine yardımcı olacağı konusundaki umutları dile getirdi.