Kırım'ın edebi sesi Cengiz Dağcı'nın doğumunun 104. yıl dönümü

Milyonlarca Kırım Tatarının anavatanları Kırım’a duyduğu özlemi, eserleriyle dile getirerek hafızalara kazınan ünlü Kırım Tatarı yazar Cengiz Dağcı 104 yaşında...

Haber Giriş Tarihi: 09.03.2023 13:20
Haber Güncellenme Tarihi: 09.03.2023 13:20
https://www.qha.com.tr/

Ünlü Kırım Tatar roman yazarı, eserlerinde Kırım Tatarlarının var olma mücadelesini, Rusların zulmü altındaki hayatını ele alan, sadece Kırım için değil yazdığı 30’a yakın eserle Türk edebiyatı içerisinde çok önemli bir yeri olan Cengiz Dağcı’nın bugün doğumunun 104. yıl dönümü. Yalta’nın Gurzuf  kasabasında dünyaya gelen Cengiz Dağcı, anavatanına sevgi içeren eserleriyle Kırım Tatar ve Türk edebiyatında önemli bir iz bıraktı.

Milyonlarca Kırım Tatarının Vatan Kırım’a duyduğu özlemi, eserleriyle tarihe kazıyan ünlü Kırımlı yazar Cengiz Dağcı’nın doğumunun ve ölümünün her yıl dönümünde çeşitli etkinliklerle anılıyor.

CENGİZ DAĞCI KİMDİR?

Türk edebiyatının ünlü ismi Dağcı, 9 Mart 1919’da Kırım’ın Yalta şehri Gurzuf kasabasında dünyaya geldi. Cengiz Dağcı, Türkiye’ye hiç gelmediği halde kitaplarını Türkiye Türkçesi ile yazmış, kitaplarının ilk redaksiyonunu da şair Ziya Osman Saba yapmıştır. Türkiye’de yayımlanan eserleri sayesinde Türkiye’de birçok insan Kırım’ı ve Kırım Tatarlarının yaşantılarını öğrenmiş oldu. İlk ve orta öğrenimini köyünde ve Akmescit’te aldı. 1938’de ortaokulu bitirdi. Kırım Pedagoji Enstitüsü ikinci sınıfında iken İkinci Dünya Savaşı çıktı. 1941’de Ukrayna cephesinde Almanlara esir düştü. Almanların yenilmesi üzerine esir kampından kurtularak müttefik devletler safına sığındı. 1946’da Londra’da Wimbledon yakınlarına yerleşti.

NAAŞI 2011 YILINDA KIRIM'A DEFNEDİLDİ

Cengiz Dağcı vatanından ayrıldıktan sonra hiç Kırım’a dönemedi. Ancak Dağcı’nın naaşı, 2 Ekim 2011’de atalarının mezarlarının bulunduğu Kırım’ın Yalta bölgesi Kızıltaş köyündeki Müslüman mezarlığına defnedildi. Dağcı’nın 3 Ekim’de düzenlenen cenaze törenine Türkiye’den dönemin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile yine dönemin Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın da aralarında bulunduğu 200 kişilik bir heyet katıldı. 

“Bize Tatar diyorlar, Çerkez diyorlar, Türkmen diyorlar, Kazak diyorlar, Özbek diyorlar, Azer diyorlar, Karakalpak, Çeçen, Uygur, Kabardı, Başkırt, Kırgız diyorlar. Bunlar hep yalan! Deniz parçalanamaz.” diyen usta yazarı, Kırım Haber Ajansı (QHA) olarak bir kez daha saygı ve rahmetle anıyoruz…

CENGİZ DAĞCI’NIN ESERLERİ

Eserleri savaştan önce yayınlanıyor olsa da yazar, asıl yurtdışına çıktığında tanınmaya başlandı.

Tüm hayatı boyunca gurbette Kırım’ın hayaliyle yaşadı, onun nefesini hissetti, romanlarının ve hikayelerinin her satırını sevgili Gurzuf köyüne, gençliğinin en mutlu yıllarını geçirdiği, Akmescit’e adadı. Dağcı’nın tüm eserlerinde vatanına olan sevgisi, Kırım Tatar ruhunun güzelliğine inancı yer alıyordu. Yazar, Kırım Tatar Halkının başına gelen trajik olayların halkın tarihi, kültürel, ahlaki ve ulusal bağlarının yavaş yavaş kopmasına zemin hazırladığını düşünüyordu.

Dağcı’nın, roman yazarken kendisine biçtiği bir misyon vardı. Dağcı, Kırım’ın hafızası olacaktı. İnsanlar, Kırım’daki Türk’ün dramını Dağcı’dan okuyacak ve gelecekteki kuşaklara aktaracaktı. Dolayısıyla Dağcı eserleriyle Kırım Tatarlarının tüm zorluklardan sonra tarihe meydan okumalarını ve kendi ruh güzelliklerine inanmalarını sağlamaya çalıştı. Kendi halkını dünyaya tanıtmak için yazar Türk dilini seçti.

Cengiz Dağcı’nın Türk edebiyatının gelişmesine katkı sağladığı ve önemli eserleri arasında "Yoldaşlar", "Anneme Mektuplar", "Onlar da insandı", "Badem Dalına Asılı Bebekler", "Yurdunu Kaybeden Adam", "Korkunç Yıllar" adlı eserler yer alıyor. Yazdıkları, belgesellere (Gamalı Haç ile Kızıl Yıldız Arasında Türkler, 2005), çeşitli film (Kırımlı, 2014) ve dizi uyarlamalarına (Yurdumda Ölmek İstiyorum-‘Onlar da insandı’ uyarlaması-1993) konu oldu.