Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) ve Kırım Tatar Kaynak Merkezi “İsimleri geri getirelim, Kırım'ı da geri alırız” isimli enformasyon kampanyası başlattı. Kampanya, geçici Rus işgali altında bulunan Kırım’daki yerleşim yerlerine, tren istasyonlarına, nehirlere ve göllere tarihi adlarının geri getirilmesini sağlamayı amaçlıyor.
Kıyiv’de dün düzenlenen basın toplantısında KTMM Başkanı Refat Çubarov ve KTMM üyesi, Kırım Tatar Kaynak Merkezi Başkanı Eskender Bariyev kampanyayı tanıttı. Basın konferansında konuşan Eskender Bariyev, "İsimleri geri getirelim, Kırım'ı da geri alırız kampanyası, sadece Kırım’ın tarihi toponomisinin geri getirilmesi ve tarihi adaletin sağlanması değil aynı zamanda Kırım’ın işgalden kurtarılması için bir araçtır. İşgalciler Kırım’ı sömürge altına aldı ve adlarını değiştirdi. Bu hem 1783’teki işgalden sonra hem Komünizm döneminde yapıldı. Kırım Tatar halkı sürgün edildikten sonra Kırım’da bin 444 yerin ismi değiştirildi (Ruslaştı)" dedi.
Bariyev, Rusların aynı zamanda nehir ve dağların isimlerini de değiştirme girişimlerinde de bulunduğunu vurguladı.
“KIRIM’IN KİME AİT OLDUĞUNU GÖSTERMELİYİZ”
KTMM ve Kırım Tatar Kaynak Merkezinin, Kırım’daki yerleşim adlarının değiştirilme sürecinin başlatılması için Ukrayna Bakanlar Kuruluna resmi başvuru hazırladıklarını belirten Bariyev, “Ukrayna haritacılığında isimler değişirse, uluslararası haritacılık kurumları da isimleri değiştirir. Kırım'ın kime ait olduğunu göstermemiz gerekiyor." ifadelerini kullandı.
RUSYA KIRIM’IN YERLİ HALKLARINI YOK ETMEK İÇİN ELİNDEN GELENİ YAPTI
Rusya, Kırım’ı ilk kez 1783 yılında işgal ettikten sonra yerleşim adlarını değiştirmeye başladığını vurgulayan Bariyev, “Bu, efsane, tarih, kültür, yerli halkların dilleriyle bağlantı yerleşim adlarını unutturmak için yapıldı. Böylece Rusya yerli halkları yok etmek için elinden gelen her şeyi yapmaya çalıştı. Biz ise şu an tarihi adleri geri getirmeliyiz” ifadelerini kullandı.
“UKRAYNA, KIRIM’DAKİ POZİSYONLARINI GÜÇLENDİRMELİ”
Öte yandan KTMM Başkanı Çubarov, Kırım’daki yerleşim yerlerinin tarihi adlarının geri getirilmesinin Ukrayna’nın yarımadadaki konumunu güçlendireceğini savunarak, “Tarihi adlarının geri getirilmesi sadece Kırım Tatar halkına karşı adaletin sağlanması değildir. Bu aynı zamanda, Ukrayna topraklarının bir parçası olan Kırım’daki Ukrayna devletinin temelinin ve devlet pozisyonlarının güçlendirilmesi meselesidir.” dedi.