Doç. Dr. Gayana Yüksel, "Rusya’nın Ukrayna’yı İşgali ve Kırım’daki İnsan Hakları İhlalleri" konferansında konuştu

Haber Giriş Tarihi: 15.06.2022 00:33
Haber Güncellenme Tarihi: 15.06.2022 00:33
https://www.qha.com.tr/

KTMM üyesi, QHA’nın kurucusu Doç. Dr. Gayana Yüksel, Kafkas Vakfının düzenlediği çevrimiçi konferansa konuk oldu. “Rusya’nın Ukrayna’yı İşgali ve Kırım’daki İnsan Hakları İhlalleri” başlıklı konferansta konuşan Doç. Dr. Gayana Yüksel, Rusya’nın Ukrayna'ya karşı başlattığı savaşın son gelişmelerini değerlendirdi. Kırım’ın yasa dışı ilhakına da değinen Yüksel, işgal altındaki topraklarda yaşayan yüzlerce Kırım Tatarının baskı altında olduğunu vurguladı.

Kafkas Vakfı Canlı Yayın Serisi’ne 14 Haziran 2022 tarihinde Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) üyesi, Kırım Haber Ajansı (QHA) kurucusu Doç. Dr. Gayana Yüksel konuk oldu. Yüksel, çevrimiçi olarak gerçekleştirilen programdaki, “Rusya’nın Ukrayna’yı İşgali ve Kırım’daki İnsan Hakları İhlali” başlıklı konferansta konuşmacı olarak yer aldı. Saat 20.00’de başlayan konferans, Veysel Arıhan’ın moderatörlüğünde gerçekleşti.

Doç. Dr. Gayana Yüksel, konferans kapsamında Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik başlattığı savaşın son gelişmelerini değerlendirdi. Ukrayna’nın yüzde 20’sinin işgal altında olduğunu belirten Yüksel, 24 Şubat’tan bu yana 33 bin Rus askerinin öldüğünü bildirdi. Aynı zamanda Ukrayna Hayat Vakfı Başkanlığını yürüten Yüksel, Ukrayna’da 288 çocuğun ve 12 bin sivilin Rus işgal saldırılarıyla öldürüldüğü bilgisini paylaştı. Yüksel, can güvenliği tehlikesi yaşayan sivillerden 13 milyonunun evlerini ve hatta yurtlarını terk etmek zorunda kaldığını vurguladı. Yüksel, “Rusya isteklerine ulaşamadı. 1 haftalık planı alt üst oldu. Çok kısa bir sürede Ukrayna’yı düşüreceğini zannedip meydanlarda zafer marşı çaldıracaktı. Fakat Ukrayna bugün savaşın 111’inci gününde çok iyi bir şekilde direniyor” diye konuştu.

https://www.youtube.com/watch?v=x9jVIAjlvjQ GAYANA YÜKSEL: TÜRKİYE, UKRAİN VE KIRIM TATARLARI TARAFINDAN ÇOK SEVİLİYOR

Söz konusu savaşta Türkiye’nin tutumuna değinen Yüksel, Türkiye'nin hem Ukrain hem de Kırım Tatar halkı tarafından çok sevilen bir ülke olduğunu söyledi. Yüksel, “Ayrıca, Türkiye, Ukrayna ve Kırım için yalnızca stratejik partner veya Karadeniz komşusu değil, bizim için çok değerli. Türkiye 2014’teki Kırım'ın Rusya tarafından işgali sırasında da bizlere destek olmuştu” dedi.

“BAĞIMSIZ UKRAYNA, KENDİ KARARLARINI ALAN VE KENDİ YOLUNU ÇİZEN BİR ÜLKEDİR”

Türkiye’de pek çok farklı programı izlediğini söyleyen Yüksel, medyada ve analiz çalışmalarında 3 grup mesajın olduğunu belirterek şu açıklamalarda bulundu:

“İlk mesaj şu: ‘Ukrainler ve Ruslar millettir.’ Bu Rus propagandasına ait Putin’in makalesinden çıkmış bir mesajdır. Çünkü Putin ve yanlıları, Ukrayna’yı bağımsız bir devlet olarak ya da Ukrainlerin bağımsız bir millet olduğunu reddediyorlar. Ukraynalıların Rusya’ya bağlı bir millet olduğunu öne sürerek, halka destek olduklarını söylüyorlar. Ukraynalıların ABD etkisinde olduğunu ve yanlış yola saptıklarını söylüyorlar. Oysa ki Ukrayna tarihi, Rusya tarihinden öncedir. Ukrayna milattan önce (MÖ) 900-800 yıllarında yerleşime sahipti.

İkinci mesaj ise: ‘Ukrayna ve Cumhurbaşkanı Zelenskıy bu savaşın kabahatlisi, AB’ye NATO’ya üye olmak isteyerek bu savaşın sorumlusu haline geldi.’ Bu yorumu anlayamıyorum. Ukrayna; bağımsız, kendi kararlarını alan, kendi geleceğini çizen bir ülkedir. Üstelik AB ve NATO kararı, Zelenskıy’ın cumhurbaşkanlığından önce 2018’de alınmış, anayasaya girmiş bir karardı.

Üçüncü mesaj: ‘Ukrayna ABD’nin oyununa geldi.’ Türk halkından bir kısım kimse, ABD’ye tepkili olduğu için savaşın arka planını bu yöne çekmiş olabilir. Bazı insanlar, ABD problemini empoze ederek bu yorumu getiriyor. Ukrayna vatandaşı olarak bunun çok yanlış bir düşünce olduğunu söylüyorum. Bu insanlar, Ukrayna’da kararların nasıl alındığını bilmiyor. Ukrayna halkı, demokratik ve özgür yaşıyor. Biden (ABD Başkanı) gelip 1 milyon Ukrayna vatandaşına savaş demiş olabilir mi? Bu savaşta Ukrayna halkı ayağa kalktı, Rusya Ukrayna’yı zapt edemiyor”

GAYANA YÜKSEL: BU SAVAŞ TARİHİ BİR OLAY, KİLİT NOKTA

Savaşın 2014 yılında (Kırım'ın işgali ile) başladığını ifade eden Yüksel, savaşın sonuçlarının çok önemli olduğunun altını çizdi. Yüksel, “Denge Sistemi yeniden kuruluyor. Parlamentolarda 2. Dünya Savaşı’ndan sonra bağımsızlık ve nükleer silah konuşuluyor. Bu savaş tarihi bir olay, kilit bir nokta. Güvenlik sistemlerini yeniden gözden geçirmek zorundayız” değerlendirmesinde bulundu.

Ukrayna-Rusya Savaşı’nı değerlendiren Yüksel, “Bugün yaşanan savaşın kırılma noktası 2014’teki Kırım'ın işgaliydi. Dünya işgale ses çıkarmalıydı. Herkese söylemek istiyorum, Canavarın iştahı yemek yedikçe açılır. Bu savaş sadece Ukrayna’da kalmayacak, sıçrayacak. Polonya, Baltık ülkeleri ve Avrupa da tehdit altında. Dünya bu konuda ciddi olmalı” çağrısı yaptı.

“2014’TEKİ İŞGALE DİRENEN KTMM ÜYELERİNE, CİNAYET DAVASI AÇILDI”

KTMM üyesi Yüksel, 26 Şubat’ın 27 Şubat’a bağlayan gecesi sözde askeri operasyon ile gerçekleştirilen Rusya’nın Kırım’ı işgalini anlattı. Yüksel, “O dönemde gazeteci olarak çalışıyordum, en ön saflarda Rusya’nın işgalini anlatıyorduk. Türkiye’den çokça gazeteci geldi, Ukrain aktivistler destek verdi. KTMM bu işgali kabul etmeyerek 15 Mart’ta ‘Referanduma Katılmayın’ çağrısında bulundu. Sözde Referandumdan (16 Mart) sonra Ruslar, 33 KTMM üyesine cinayet davası açtı. 2016 senesinde KTMM, 'aşırılık teşkilatı' kabul edilerek, faaliyetleri yasaklandı” açıklamasını yaptı. Yüksel şu anda; 158’i Kırım Tatarı 230 siyasi mahkumun, 55 can kaybının, 200’den fazla yetim çocuğun olduğunun ve bin 500 Kırım Tatarının evinin arandığı bilgisini paylaştı. Yüksel, bu istatistiklerin sayıdan ibaret olduğunu, arkasında sayısız hayatların olduğunu da vurguladı.

“RUSYA, KIRIM TATARLARININ KÜLTÜREL MİRASINI YOK EDİYOR”

Rusların, Kırım topraklarındaki kültürel mirası yok etmeye çalıştığının altını çizen Doç. Dr. Yüksel, Kırım’ın incisi Han Saray’ın restorasyon adı altında tahrip edildiğini de dile getirdi. Yüksel, “Ruslar, Han Saray’a ait seramik çatıyı çıkarıp yerine İtalyan seramik taktı. Bir duvarını yıktı, yeni duvar yapacak. Restorasyon denilerek UNESCO’nun kültürel miras adayı Han Saray değişikliğe gidiyor” dedi.

Aynı şeyin Ukrayna’da da yapıldığına dikkat çeken Yüksel, Mariupol’deki müzede saklanan altının, Ruslar tarafından çalındığını kaydetti.

Öte yandan Kırım Tatarlarının eğitimde baskı altında olduklarını da ifade etti. Yüksel, “Bir sınıfta 8 çocuk toplanırsa ve veliler dilekçe yazarsa Kırım Tatar Dili sınıfı açılıyor. Ancak kitap yok, hoca yok, Rusça dayatıyorlar. Yüzde 60 oranla Kırım Tatar Dili sınıfları kapatıldı” ifadelerini kullandı. Rusya’nın Kırım’daki demografik yapıyı değiştirdiğini de anlatan Yüksel, “İşgalden önce (Kırım'da) 2 milyon insan yaşıyordu. Bunlardan yüzde 13’ü Kırım Tatarı, yüzde 24’ü Ukrain, yüzde 50’si Rus, kalanı da diğer milletten idi ancak bugün 3 milyona yakın insan yaşıyor ve 1 milyonu Rusya’dan geldi” dedi. Yüksel, yarımadadaki etnik yapıyla birlikte Rus propagandasının yaygınlaşmasından endişe duyulduğunu belirtti.

"KIRIM'IN RUSYA'YA İHTİYACI YOK"

Yüksel, “Rusya tüm bu yaptıklarını sözde 'Kırım’ı kurtarmak için' sözlerinin arkasına sığınıyor. Bizim Rusya’ya ihtiyacımız yoktu, kimse Rusya’ya sığınmadı. Şimdi dejavu yaşıyoruz. Herson, Zaporijjya, Mıkolayiv tablosu Kırım ile bire bir. Orada sıcak çatışma olsa da Ruslar internet, medya bağlantısını kesiyor, insani yardımı kapatıyor” ifadelerini kullandı.

"UKRAYNA BU SAVAŞTAN, İŞGAL ALTINDAKİ TOPRAKLARI KAZANARAK ÇIKACAK"

Programın sonunda Yüksel, “Bu savaş Ukrayna zaferiyle bitecek. Ukrayna işgal altındaki topraklarını; Donbas’ı ve Kırım’ı alarak zafer elde edecek, bu yönden çok umutluyuz.” dedi.