Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) tarafından, Birleşmiş Milletler (BM) askerlerinin üs olarak kullandığı ve Sırplar tarafından soykırımın gerçekleştirildiği eski akümülatör fabrikası müzeye dönüştürülecek.
TİKA ve Srebrenitsa Anıt Merkezi ortaklığında eski akümülatör fabrikasının müzeye dönüştürülmesi konusunda ortak bir çalışma gerçekleştirilecek. Bu bağlamda gerçekleştirilen imza töreninde, TİKA Başkanı Serkan Kayalar, Srebrenitsa Anıt Merkezi Yönetim Kurulu Başkan Vekili Aida Barucija, Srebrenitsa Anıt Merkezi Müdürü Emir Suljagic ve TİKA Bosna Hersek Koordinatörü Erdinç Işık yer aldı. Müze, TİKA ve Srebrenitsa Anıt Merkezi arasında imzalanan bu protokol kapsamında kurulacak.
“TİKA OLARAK 3 YILDIR BU FABRİKANIN BİR MÜZEYE DÖNÜŞTÜRÜLMESİ NOKTASINDA ÇALIŞMALARIMIZI SÜRDÜRÜYORUZ”
TİKA Başkanı Kayalar konuya ilişkin olarak yaptığı açıklamada Srebrenitsa'da çok ciddi bir acı yaşandığını ancak dünyanın henüz bu acıyla yüzleşmediğini, şehitlerin yaşadığı acıyı tüm dünyaya anlatmak istediklerini ifade ederek şunları söyledi:
"TİKA olarak 3 yıldır bu fabrikanın bir müzeye dönüştürülmesi noktasında çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Önce çatısını tadilattan geçirdik, müzeye çevrilmeden önce fabrikanın asli işlemlerine yönelik tadilat işlemlerini ve tesisatla ilgili çalışmalarımızı yaptık. Protokolü imzalayacağız ve bunun akabinde hızlı bir şekilde müze çalışmalarımızı ihale edip, çalışmalarımıza başlayacağız. Allah nasip ederse önümüzdeki sene içinde Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatlandırdığı bu projede, burayı dünya çapında bir soykırım anma müzesi olarak inşallah faaliyete geçireceğiz."
“BU SİZİN HİKAYENİZ, SİZ ANLATACAKSINIZ”
Srebrenitsa Anıt Merkezi Müdürü Suljagic de Türkiye Cumhuriyeti'nin Srebrenitsa'nın en büyük bağışçısı olduğuna işaret etti. Suljagic, “Alan 4 bin 300 metrekare. Burada neyi söyleyip neyi söyleyemeyeceğimiz konusunda kimseyle mücadele etmek zorunda kalmadık. Çünkü dostlar, kardeşler böyle iş birliği yapar. Kimse bize burada ne olduğunu söylemeye çalışmadı, aksine 'Bu sizin hikayeniz, siz anlatacaksınız, sergiye neyin dahil olacağını siz seçeceksiniz, bu sizin anlatınız ve biz bunu en iyi şekilde yapmanız için yanınızda olacağız' dediler, her şey bu şekilde ilerliyor." dedi.
MÜZE, SOYKIRIMIN 30’UNCU YILINDA AÇILACAK
Suljagic müzeyi soykırımın 30’uncu yılında açmak istediklerini belirterek şu ifadeleri kullandı:
"1992 yılına kadar olan olaylarla ilgili insanlara bilgi verilecek bir bölüm olacak ve Boşnaklarla ilgili daha önce görülmemiş bazı şeyler sergilenecek. Burada daha önce hiç yayımlanmamış, eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesinin Srebrenitsa ile ilgili soruşturmalarından elde edilen video materyalleri sergilenecek. Örneğin, Şubat ve Mart 1996 tarihli Kravica deposundaki çekimlerde kemikler, ayakkabılar, giysiler yer alıyor. Türkler gibi daha fazla dosta ihtiyacımız var. Bu müzeyle birlikte anıt merkezinin hikayesi tamamlanacak."
SREBRENİTSA KATLİAMI NASIL GERÇEKLEŞTİ?
1992’de Yugoslavya’dan ayrılarak bağımsızlığını ilan eden Bosna Hersek, 3 buçuk yıl süren bir savaşa sahne olacaktı. Birleşmiş Milletler (BM) tarafından güvenli bölge ilan edilen Srebrenitsa’nın, can güvenliği tehlikesi yaşayan 25 bin sığınmacıya yuva olması bekleniyordu. Ancak, burası binlerce insana mezar oldu.
Tarihler 11 Temmuz 1995’i gösterdiğinde Srebrenitsa’yı korumakla yükümlü Birleşmiş Milletler Temsilcisi Hollandalı Albay Ton Karremans ve 400 kişilik sözde Hollandalı Barış Gücü askeri, bölgeyi Sırpların eline teslim etti.
Sonradan “Bosna Kasabı” olarak anılacak olan savaş suçlusu Sırp Komutan Ratko Mladiç, bir ilkokulun öğretmenler odasında atılan imza ile Srebrenitsa’da Müslümanların katledilmesi için Sırp güçlerine emir verdi.
Evlerinden “Elleriniz yukarıda dışarı çıkın, bir şey olmayacak” sözleriyle çıkarılan Müslüman Boşnaklar, o gün ölüme yürüdü. Kadınlar ve erkekler birbirinden ayrıldı. Tecavüze uğrayan kadınların çocukları ve eşleri ise dağlarda, ormanlarda kurşuna dizildi.
Yaşanan insanlık ayıbını örteceğini düşünen Sırplar katliamın izini silmek için öldürülen Boşnakların kemiklerini toplayıp toplu mezarlara gömdü. Yetmedi, uydu görüntüleriyle toplu mezarları gizlemeye kalktılar. Katledilen Boşnakların ahını duyan mavi kelebekler mezarların başında kanat çırpmaya başladı. Böylelikle katliamın kanıtları bir bir ortaya döküldü.
Lahey Uluslararası Adalet Divanı, Srebrenitsa’da yaşanan katliamı, 2007 yılında soykırım olarak nitelendirdi. Bosna kasabı Mladiç ve katliamdan sorumlu Sırplar, savaş suçlusu olarak müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Müslüman olduğu için katledilen 8 bin 372 kimliği tespit edilen Boşnakın, kemikleri her sene katliamın yıldönümünde Potoçari Anıt Mezarlığı’na defnediliyor.
Katliamın acısı yürekleri kanatsa da bilge lider Aliya İzzetbegoviç’in şu sözleri akıllara geliyor:
“Ne yaparsanız yapın soykırımı unutmayın. Çünkü unutulan soykırım tekrarlanır.”