Ulusal Stratejik Araştırmalar Enstitüsü Başkanı Vladimir Gorbulin, “Donbas ve Kırım: Dönüşün Bedeli” adlı kitabı tanıttı. Söz konusu kitapta, uzmanların savaş ve Kırım’ın işgalinden kaynaklanan zarar ile ilgili bilgileri, ayrıca işgal edilen bölgelerin geri alınması için olası senaryolara yer verildi. Ulusal Stratejik Araştırmalar Enstitüsü Başkanı Vladimir Gorbulin, Kiev’de 7 Aralık tarihinde düzenlenen basın toplantısında, Kırım ve Donbas’ın geri alınmasının, ulusal güvenlik için dayanıklılık denemesi ve “Sovyet adamının” düşüncesinden kurtulmak için bir neden olduğunu belirtti. Ekonominin düşüşü konusuna değinen Gorbulin, “Donbas ve Kırım’ın geçici olarak kaybedilmesi Ukrayna için büyük zararlara neden oldu. İlan edilmemiş savaş devam ettikçe Ukrayna ekonomik potansiyelinin yüzde 20’sini kaybetti. Ukrayna yönetiminin kontrolü altındaki bölgede bulunan 150 ocaktan ancak 24’ü çalışıyor” diye anlattı.
Kırım’ın işgali edilmesi nedeniyle uğranan zarar konusunda bilgi veren Gorbulin, şöyle devam etti: “Kırım’ın kaybedilmesinin zararı 1 trilyon 200 milyar grivna (50 milyar dolar)! Büyük sanayi işletmeleri, şarap üretme, balıkçılık sektörünün büyük bir kısmı yarımadada kaldı. Kırım astrofizik observatuvarı, Güney Denizler Biyolojisi Enstitüsü, stratejik füzelerin atılışını tespit etmede önemli rolü olan Kezlev Uzak Uzay Bağlantısı Merkezi’ni kaybettik. Ayrıca Sivastopol’de Ukrayna radar istasyonu ve Kefe’de eski SSCB ülkelerinde tek örneği bulunan, uçak gemileri ile çalışan Pilot Eğitim Merkezi de kaybedildi.” Kaybedilen bölgelerin geri alınması için 3 senaryonun olduğu fikrini paylaşan Vladimir Gorbulin, birincinin “Hırvat” senaryosu olduğunu ifade etti. Söz konusu senaryo, işgalci ve ayrılıkçılarla hiçbir uzlaşmaya varılmamasını yani çatışmanın askeri yolla çözülmesini öngörüyor. İkincisine yani “Moldova” senaryosuna göre, yönetim, işgal edilen bölgeyi yöneten Kremlin’in kuklaları ile anlaşmaya varıyor, böylece tahrip ve tam ateşkesten sonra mali harcamalardan kaçınılması sağlanmış oluyor. Ancak birinci senaryodan farklı olarak bu durumda Ukrayna’da “istenmeyen unsurlar” kalıyor. Son senaryo olan “Alman” senaryosuna göre, işgal edilen bölge sakinlerinin er ya da geç işgalci ülke, tercih ettikleri seçimin yanlış olduğunu anlayacak ve Ukrayna’ya barışmak isteyecek. Uzmanlar söz konusu senaryonun, Avrupa Birliği ve ABD’yi memnun edeceği ancak böyle bir senaryonun olmasının ihtimalinin az olduğunu savundu.