Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği, Rus Kızıl Ordu Korosu'nun Türkiye turnesine tepki göstererek, 24 Nisan 2024 tarihinde basın bildirisi yayımladı.
Rus Kızıl Ordu Korosu'nun 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı ile 21 Mayıs 1864 Büyük Kafkasya Sürgünü'nün yıl dönümünde Türkiye'de yapacağı konser tepki çekmeye devam ediyor. Kırım diasporası ile Birleşik Kafkasya Derneği, Türkiye'de yoğunlukta yaşayan Kırım Tatarlarının ve Çerkeslerin vatan topraklarından sürgün edilişlerinin yıl dönümünde bir askerî müzik grubu olan Rus Kızıl Ordu Korosu'nun Türkiye turnesini kınıyor.
KIRIM DERNEĞİ GENEL MERKEZİNDEN BASIN BİLDİRİSİ
Bu bağlamda Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Merkezi 24 Nisan 2024 tarihinde Rus Kızıl Ordu Korosu'nun Türkiye'de yapacağı turne hakkında basın bildirisi yayımladı. Bildiride şu ifadeler kullanıldı:
Büyük Kırım Tatar Sürgünü’nün matem yıl dönümü yaklaşıyor. Kırım Tatarları 18 Mayıs 1944 tarihinde vatan Kırım’dan zorla koparılıp Ural Dağlarına, Sibirya’ya ve Asya’nın içlerine topyekûn sürgüne gönderildiklerinde kadın, çocuk ve yaşlılardan oluşan bir nüfustular. Çünkü erkekleri askerdeydi, Kızıl Ordu saflarında savaşmaktaydılar. Savaştan dönen erkekler ailelerini, evlerini, yaşamlarını yerinde bulamadılar. Onlar da Asya’nın içlerine sürgüne gönderildi. Rus Kızıl Ordu Korosunda madalya alanlar bile sürüldü. Kırım’da tek bir Türk bırakılmadı. Büyük Kırım Tatar Sürgününün 80. Yıl dönümüne ve Büyük Çerkes Sürgünü’nün 160. yıl dönümüne denk gelen 14-22 Mayıs 2024 günlerinde Rus Kızıl Ordu Korosu'nun Türkiye’nin değişik yerlerinde konserler vereceğini öğrenmiş bulunuyoruz.
Tarih bilinci, iyi bir tarih bilgisi üzerine kurgulanmış açık ve kapalı propaganda çalışmalarıyla oluşturulur. Rus Kızıl Ordu Korosu, dünyanın en acımasız ordularından birini kültür ve sanat enstrümanlarıyla şirinleştirmek ve yaptığı katliamları normalleştirmek için tasarlanmış bir propaganda aracıdır. Bu koronun Türkiye’ye gelme tarihi olarak Kırım Tatar ve Çerkes sürgünleri matem anma günlerinin seçilmesiyse oldukça manidardır.
1944 Kırım Tatar sürgününde Kırım Tatarları nüfuslarının %46’sını kaybederek soykırıma maruz bırakılmıştı. Kırım Tatarları hiçbir ülkeden ve hiçbir kuruluştan yardım almadan 1990’lı yılların başından itibaren tamamen kendi imkânları ile vatanları Kırım’da yeniden yerleşmeye başlamıştı. Kırım Tatarları vatan Kırım’da 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar sürgününü her matem yıl dönümünde toplu olarak anar hale gelmişlerdi. Ancak Rusya’nın 2014 yılında işgal ettiği Kırım’da Kırım Tatarları için tecrit ve baskılar yeniden başlamış, 18 Mayıs matem günlerinin anılmasına bile tahammül edilememiştir.
Vatanımız Kırım’da 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar sürgünü matem günü anılamazken sürgün ve soykırım faciasının birinci dereceden sorumlusu olan Kızıl Ordu, sanatın kisvesine bürünerek Türkiye’de turne yapacak ve sürgünün yıl dönümünde şarkılar söyleyecektir. Bu koro tarafından seslendirilen her nota biz Kırım Tatarlarının canını yakacak, Kırım Tatar sürgününde hayatlarını kaybedenlerin kemiklerini sızlatacaktır.
Kamuoyuna saygıyla sunulur."
RUS KIZIL ORDU KOROSU'NDAN SÜRGÜN YIL DÖNÜMÜNDE KONSER!
Rus Kızıl Ordu Korosu ve Dans Topluluğu, Türkiye turnesi adı altında tarihi bir skandala imza atacak. Rus Kızıl Ordu Korosu, Türkiye'de yaşayan Kırım Tatar ve Çerkes halklarına karşı Ruslar tarafından uygulanan soykırım ve sürgünün yıl dönümlerinde bu konserleri düzenleyerek; bu halkların trajedisini ve kendi işgalci geçmişlerini unutturmayı amaçlıyor. Rus Kızıl Ordu Korosu ve Dans Topluluğu, Kırım Tatar halkının vatan Kırım'dan katil Stalin yönetimi tarafından koparılmasının 80. yıl dönümü olan 18 Mayıs'ta Bursa'da, Çerkes halkının büyük bir sürgün ve soykırım uğradığı 21 Mayıs'ta ise Antalya'da konser vereceği öğrenildi. Rus Kızıl Ordu Korosu ve Dans Topluluğu'nun Çarlık Rusyası’ndan günümüze, Kırım Tatarlarıyla ortak kaderi paylaşan Çerkes halkını da hedef alması tesadüf değil.
DÜZENLENECEK KONSERLERİN İPTAL EDİLMESİ GEREK!
Hem Kırım Tatarlarının hem de Çerkes halkının tarihi facialarının olduğu günlerde bu şekilde eğlence ve kutlama etkinliğinin düzenlenmesi Türk kamuoyu tarafından da tepkiyle karşılanacak bir husustur. İki halk için de önemli olan günlerde düzenlenen etkinliklerin iptal edilmesi, alınacak en doğru kararlardan biri olacaktır.