Cumhuriyet Halk Partisi Eskişehir Milletvekili Kazım Kurt Rusya ordusunun Kırım’a müdahalesine ilişkin esgazete'ye açıklama yaptı. Kazım Kurt şöyle konuştu: “Şu anda yaşanan olay, yüz yıllardır yaşanan Kırım’ı Ruslaştırma politikasına katkı sunma çabasıdır.Ukrayna’da yaklaşık iki yıldır siyaseten istikrarsız bir yapı var. Yine Ukrayna’da ciddi Rus nüfusu ve batı yanlısı bir cephe var. En son AB ile ilişkiler konusunda mevcut devlet başkanı, Rusya’dan yana tavır koydu. Böylelikle eylemler en üst noktaya geldi ve sonuçta mevcut devlet başkanı düştü. Bu arada Ukrayna’nın doğu-batı olarak bölünmesi gündeme geldi. Kırım’da Rus nüfusun ağırlıklı olması nedeniyle bağımsızlık talepleri yükselmeye başladı. Şu anda Kırım’ın bağımsızlığı demek, Kırım’da yaşayan Kırım Tatarlarının haklarının ortadan kaldırılması anlamına gelecek. Çünkü Kırım’da yaşayan nüfusun yüzde 65’i Rus. Üstelik Rusya donanmasının en büyük birimlerinden birisi Sivastopol’de konuşlanmıştır. Dolayısıyla bu bölge Rus egemenliğine yatkın bir bölge. Kırım Tatarları Kırım’ın esas sahibi olan yüzyıllarca orada yaşayan bir millet. Çeşitli sürgünlerden sonra 1990’dan itibaren yeniden dönmeye başladılar. Şu anda 300 bin civarında Kırım Tatarı, Kırım’da yaşamakta ve Ukrayna vatandaşı olarak Ukrayna’ya bağlı, Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne ve demokratik yönetimine saygı duyarak yaşamaktadırlar.”Şu anda yaşanan olay aslında Kırım’da yüz yıllardır yaşayan Kırımlıları, Ruslaştırma politikasına katkı sunma çabasıdır. Oysa Kırım bu günkü haliyle Rus, Ukrayna ve Tatar milletlerinin kardeşçe yaşabildikleri bir yerdir. Kırım Tatarlarının meşru temsilcisi Kırım Tatar Milli Meclisi’dir. Kırım Tatar Milli Meclisi’nin başkanı Rıfat Çubarov ile doğal lideri Mustafa Cemiloğlu’nun önderliğinde yaptıkları girişimlerle, olaylar büyümeden yatıştırılmaya çalışılmaktadır. Bütün dünyadaki Tatar diasporasının Kırım Tatar Milli Meclisi kararlarına destek olması, bulundukları ülkelerde devlet ve hükümet yetkililerini uyararak kamuoyu oluşturmaları yararlı olacaktır. Türkiye’de de bütün dernekler bu doğrultuda çaba harcamalıdır. Ben CHP Milletvekili olarak konuyla ilgili Sayın Dışişleri Bakanı ile görüştüm. CHP Dış İlişkilerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sayın Faruk Loğoğlu ile de görüşmeler yapıyoruz, olayları yakından izlemeye çalışıyoruz. Kırım’la da yakın temas içinde olayları izlemeye çalışıyoruz.Tüm dünyanın kabul ettiği demokratik kurallar, ülkelerin içişlerinde demokrasinin işlemesi, azınlık haklarının korunması ve hukuk devleti çerçevesinde toprak bütünlünün korunmasıdır. Bu kurallar Ukrayna içinde geçerli ve gerekli bir durumdur.Son aldığım bilgilere göre Rus askerleri silahlı bir biçimde Kırım Özerk Yönetimi’ni ve parlementoyu baskı altında tutarak Kırım’ı Ruslaştırma çalışması yapmaktadır. Uluslararası sözleşmelere aykırı bu davranış, Birleşmiş Milletlerce, Avrupa Birliğince ve İnsan Hakları örgütlerince ciddiye ve dikkate alınmalıdır. Türkiye’nin uluslararası alanda konuyu gündemde tutması yararlı olacaktır.