DEB Partisi BM'ye mektup gönderdi

Batı Trakya Türk Azınlığının ilk ve tek siyasi oluşumu Dostluk Eşitlik Barış Partisi, BM'nin azınlık konularından sorumlu özel raportörüne mektup gönderdi.

Haber Giriş Tarihi: 18.01.2023 21:08
Haber Güncellenme Tarihi: 18.01.2023 21:08
https://www.qha.com.tr/

Batı Trakya Türk Azınlığının sesi Dostluk Eşitlik Barış Partisi (DEB), Yunanistan'ın Batı Trakya'daki Türk Azınlığa yönelik insan hakları ihlallerinin gözlemlenmesi için Birleşmiş Milletler (BM) azınlık konularından sorumlu özel raportörüne mektup gönderdi. Mektupta kimlik, eğitim ve dil konusunda hak ihlallerinin yaşandığı vurgulandı.

Batı Trakya Türk Azınlığı her platformda sesini duyurmaya çalışıyor. Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'in seçim kampanyası için gerçekleştiridiği iki günlük Batı Trakya'da ziyareti hayal kırıklığıyla sonuçlandı. Başbakan Miçotakis'in İskeçe'de başlayıp Gümülcine'de sona eren Batı Trakya ziyareti sırasında yaptığı açıklama, Türk Azınlık tarafından tepki çekti. Batı Trakya Türk Azınlığının ilk ve tek siyasi oluşumu Dostluk Eşitlik Barış (DEB) Partisi söz konusu ziyarete ilişkin olarak yazılı metin yayımlamıştı. 

"TEK TARAFLI YASALARLA HAKLARIMIZ BİR BİR ELİMİZDEN ALINDI"

Avrupalı yetkilileri insan hakları ihlallerinin yaşandığı bölgeye davet eden DEB Partisinden yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Batı Trakya Türk Azınlığı uluslararası bir antlaşma ile ülkemiz Yunanistan’a emanet edilirken birçok kültürel ve sosyal hakları garanti altına alındı. Maalesef bizleri emanet alan Yunanistan Lozan Antlaşması ile elde ettiğimiz bu temel hakları, fikrimiz dahi alınmadan tek taraflı çıkardığı yasa, genelge ve kararnamelerle bir bir elimizden aldı. Hem eğitim özerkliğimizin hem de dini özerkliğimizin içi boşaltıldı. Vakıflarımızın idaresi maalesef irademizin dışında tutuluyor. Yarım asırlık köklü derneklerimizin isminde Türk ifadesi bulunduğu için kapatıldı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına rağmen haklar iade edilmedi. Kimliğimizi yansıtacak dernekleşme ve toplanma özgürlüğümüz yasaklandı. DEB Partisi Genel Başkanı’mızın 2019 AP seçimlerinde elde edilen başarı sonrası verdiği bir röportajda Türk kimliğimizden bahsetmesi sonrasında bir dizi hakaretlere maruz kaldı. DEB Partisi olarak azınlığımızın maruz kaldığı bu temel haklardaki gasplara seyirci kalamazdık. Bu nedenle, aşağıda isimleri belirtilen Batı Trakya Türk Azınlığı kurumlarının da desteğini alarak, BM'nin azınlık meseleleri Özel Raportörünü Yunanistan'daki Ulusal Azınlıkların ve özellikle Batı Trakya'da yaşayan Türk Azınlığın karşı karşıya olduğu temel sorunlar ve son gelişmeler hakkında bilgilendirdik"

DEB PARTİSİ BM'YE MEKTUP GÖNDERDİ

DEB Partisi Miçotakis'in tepki toplayan açıklamasından sonra Birleşmiş Milletlerin (BM) azınlık konusunda sorumlu olan özel raportörüne mektup gönderdi. Türk Azınlığının yaşadığı insan hakları ihlallerinin gözlemlenmesi için çağrıda bulunan Partinin mektubunda şu ifadeler yer aldı:

"Eğitimdeki sıkıntılar, azınlığın özerk eğitim sistemine müdahale, öğretmen atamaları, müfredata müdahale, kalitenin düşürülmesi ve altyapı sorunlarının ortaya çıkması en bariz olanlarıdır. Aynı şekilde, bazı azınlık ilkokulları her yıl öğrenci yetersizliği bahanesiyle okul encümen heyetlerine danışılmadan kapatılmaktadır. Son 20 yılda 100'den fazla azınlık ilkokulu kapanmıştır. Ayrıca azınlığa iki dilli Türkçe Yunanca eğitim verecek anaokulu kurmasına izin verilmemektedir.

Dini haklarla ilgili olarak, uluslararası ve ulusal düzenlemelere uygun olarak Türk azınlığına kendi dini liderlerini seçme hakkı tanınmıştır. Yunanistan uluslararası ve ikili anlaşmaların hükümlerine aykırı olarak, 1990 yılında 1920/1991 Sayılı Kanun’u kabul ederek azınlığın dini liderlerini seçme hakkını resmen elinden almıştır. O zamandan beri Batı Trakya'da devlet tarafından atanan müftüler ve bölgedeki Türk azınlığın seçtiği müftüler diye bir iki başlılık söz konusudur. Azınlık tarafından kabul ve itibar gören müftüler, Batı Trakya'daki yerel medya ve yetkililer tarafından sık sık "sözde müftüler" olarak adlandırılmakta, aşağılanmakta ve hakaret edilmektedir. 

Benzer şekilde, 1967'deki cunta döneminden bu yana devletin atadığı Yönetim Kurulları tarafından kontrol edilmesi sebebiyle Türk azınlık, Müslüman Vakıflarını özgürce yönetemez hale geldi. Böylece, Türk-Müslüman vakıf idarelerinde kilit mevkilere atanmış memurları aracılığıyla, pek çok değerli vakıf malı ve geliri, son yarım asırdır Yunan yönetiminin kontrolü altında olmuştur. 

Diğer yandan, yarım asırlık isminde Türk kelimesi bulunan derneklerimiz kapatılmıştır. Bu sebeple Türk azınlık örgütlenme ve toplanma özgürlüğü hakkını kullanırken büyük bir ayrımcılığa maruz kalmaktadır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Türk derneklerinin yasal statüsünün iadesine ilişkin kararları 2008 yılından bu yana henüz uygulanmamaktadır. 

DEB Partisi Genel Başkanı olarak 2019 Avrupa Parlamentosu seçimlerinde bölgedeki zaferimizin ardından bir TV röportajında Türk kimliğimi açıkça ifade edince hemen ana akım Yunan medyasının hedefi haline geldim. Önde gelen azınlık isimleri, sosyal medyada, muhtemelen düşmanca çevrelerden ciddi tehditler ve aşağılamalarla karşı karşıyadır. Bununla birlikte, çalışmalarımızı sürekli olarak mücrimleştiren yerel Yunan medyasının ve Yunan makamlarının, özellikle de Türk azınlığa karşı işlenen saldırı ve suçlar konusunda yargı sisteminin eylemsizliğini kayda değer buluyoruz. 

Yukarıda belirtilen Batı Trakya'nın yaşamından sorunlar ve örnekler, Türk azınlığın yurttaşlık, azınlık ve insan haklarının kullanımında önemli sorunları olduğunu göstermektedir. Yunan hükümeti, Türk azınlığın azınlık ve insan haklarına saygı göstermekten kaçınırken, Yunan Yargı Sistemi, AİHM davaları ve Türk azınlığın temsilcilerine yönelik siber saldırılar gibi azınlığın maruz kaldığı mağduriyetlere ve hak ihlallerine sessiz kalmaktadır.  

Ne yazık ki 29 Ocak 1988’de azınlık insanının dikkat çektiği azınlık hakları bağlamındaki haksızlıklar hususunda bir ilerleme kaydedilmemiş. Milli Direniş ve Dayanışma Günü arefesinde yine aynı konuları konuşuyor olmak, bizleri geleceğe dönük kaygılandırmaktadır"

Partinin mektubuna destek veren kurumların isimleri ise şöyle sıralandı: 

Gümülcine Seçilmiş Müftülüğü İskeçe Seçilmiş Müftülüğü Gümülcine Türk Gençler Birliği  Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği  İskeçe Türk Birliği  Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği  Batı Trakya Camileri Din Görevlileri Derneği Batı Trakya İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği  Batı Trakya Azınlığı Kültür ve Eğitim Şirketi  Batı Trakya Azınlık Okulları Encümenler Birliği Meriç Azınlık Gençleri Derneği Rodop İli Türk Kadınları Kültür Derneği