Çin'e casusluk yapmayı reddeden Uygur Türkü İstanbul'da suikaste uğradı

Haber Giriş Tarihi: 03.11.2020 23:06
Haber Güncellenme Tarihi: 03.11.2020 23:06
https://www.qha.com.tr/

İstanbul Avcılar'da daha önce Çin'in ajanlık teklifini reddettiği iddiasıyla gündeme gelen Uygur Türkü Yusufcan Emet (Amat) kimliği belirsiz kişiler tarafından silahlı saldırıya uğradı. Uygur aktivistler, bugün akşam saatlerinde gerçekleşen olaydan sonra Uygur Türkü Emet'in ağır yaralandığı ve Bakırköy Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi altında olduğunu ileri sürdü.

Doğu Türkistanlı Uygur Türkü Yusufcan Emet'in, İstanbul'daki evinin önünde kimliği belirsiz kişiler tarafından silahlı saldırıya uğradığı öğrenildi. Emet'in önceki günlerde Doğu Türkistan'da yaşayan ailesi hakkında Çin güvenlik güçleri tarafından tehdit edildiği iddia edildi. Uygur aktivistler, Emet'in önceki gün Çin'in bahsi geçen tehdit ve şantajlarını sosyal medyada ifşa ettiğine dikkat çekti.

İSTANBUL'DA AMELİYATA ALINDI

Uygur aktivist Emet, 3 Kasım 2020 saat 21.00'de Bakırköy Eğitim ve Araştırma Hastanesinde ameliyata alındı.

ÇİN İÇİN CASUSLUK YAPMAYA ZORLANDIĞINI İFŞA ETMİŞTİ

Doğu Türkistan'in Karamay şehrinde yaşayan ailesi hakkında şantaj ve tehditle Türkiye'de yaşayan Uygurlar hakkında bilgi toplayarak Çin'e casusluğuna zorlanan Yusufcan Emet, geçen sene Al Jazeera haber sitesine bir röportaj vermişti. Emet, bu röportajda, Çin’e ajanlık yapmaktan vazgeçtiğini belirtmişti.

HALKININ MARUZ KALDIĞI ZULÜMLERE DAHA FAZLA SESSİZ KALAMADI!

Al Jazeera haber sitesindeki röportajında 2012 yılında bu yana Çin güvenlik güçleri tarafından tehditle casusluk yapmaya zorlandığını ifade eden Emet, bu yola annesine işkence ile şantaj yapıldığı için girdiğini belirtiyor. Emet'in dikkat çeken röportajında, Çin güvenlik görevlisinin kendisini Çin’in küresel gözetim ağının bir parçası olarak yurt dışına da casusluk yapması için gönderdiğini aktarıyor. Emet bu nedenle, 2012'den 2018'e kadar Afganistan, Pakistan ve Türkiye'deki Uygur topluluklarına sızması için görevlendirildiğini söylüyor. Uygur aktivist, Pekin'in dünya çapında sayısız muhbiri olduğunu da sözlerine ekliyor. 1 Şubat 2019 tarihli röportajda Yusufcan Emet, casusluk için gönderildiğini ifade ederek artık casusluk yapmayı reddettiğini kaydediyor. Halkının maruz kaldığı zulümlere daha fazla sessiz kalamadığını ve çok pişman olduğunu belirtiyor.

DİNİ, ETNİK VE SİYASİ BASKILARIN MERKEZİ: DOĞU TÜRKİSTAN

Çin hükumetinin sistematik baskı ve asimilasyonlar ile dini, etnik, kültürel ve siyasal anlamda “soykırıma” varan faaliyetleri, her geçen gün dünya kamuoyunun daha çok gündemine geliyor.ABD Dışişleri Bakanlığının açıkladığı verilere göre Doğu Türkistan’da yaklaşık 2 milyona yakın Uygur Türkü ve diğer azınlıklara mensup Müslümanlar, eğitim adı altında zorla toplama kamplarında tutulmakta.Etnik ve kültürel ayrımcılığa ve insan hakları ihlallerine maruz kalan Doğu Türkistanlılar, ucuz iş gücü olarak Çinli şirketlerde çalıştırılıyor. Öte yandan, Birleşmiş Milletlerin resmi verilerine göre ise, Pekin idaresinin kültürel soykırım uyguladığı Doğu Türkistan’daki toplama kamplarında 1 milyondan fazla Uygur Türkünü zorla tutuyor. Farklı kaynaklarda cezaevleri ile gözaltı merkezlerinde tutulanlarla birlikte bu rakamın 3-4 milyon arasında olduğu tahmin ediliyor.Ayrıca, Çin hükumeti, her ne kadar dünya kamuoyunda aksini iddia etse de Doğu Türkistan’daki toplama kamplarında, ABD Dışişleri Bakanlığı verilerine göre 2 milyonu aşkın Doğu Türkistanlı zorla tutuluyor. Burada, Çin Komünist Partisinin sistematik baskı ve zulüm politikalarına maruz kalan Uygur Türkü ve diğer azınlıklar, birçok hak ihlali ile karşı karşıya.