Şeyh Mansur Çeçen Gönüllü Taburu Komutanı: Bayraklarımızı Kırım’da dikeceğiz

Rusya, 24 Şubat’ta Ukrayna’ya karşı geniş çaplı saldırı başlattı. Rus ordusu, attığı bombalarla sivil halkı hedef almayı sürdürürken; Ukrayna ordusu var gücüyle mücadele ederek işgalcilere karşı direniyor. Saldırgan Rusya’ya karşı yürütülen savaşta Ukrayna vatandaşlarına destek olmak için yurtdışından bir dizi gönüllü ülkeye geliyor.

2014 yılında Donbas’taki savaşta olduğu gibi bu sefer de Ukrayna ordusuna destek veren ilk yabancı taburlardan biri Şeyh Mansur Çeçen Gönüllü Taburu oldu. Kırım Haber Ajansına konuşan Şeyh Mansur Çeçen Gönüllü Taburu Komutanı Müslim Çeberloyevskıy, Ukrayna ve Çeçenistan savaşları arasındaki farktan bahsetti ayrıca iki ulusun benzerliklerini ve Kırım ile Kafkasya'yı Rusya'dan kurtarma planlarını anlattı.

-6 Nisan’da Kırım Tatar Milli Meclisi temsilcileriyle ve Kırım Taburundaki silah arkadaşlarınızla bir araya geldiniz. Bu görüşme ile ilgili neler söyleyebilirsiniz?

Ülkede savaş devam ederken kardeşlerle bir araya gelmek çok mutluluk verici bir olaydır. Bu durumda istediğimiz zaman görüşemiyoruz, çünkü herkesin kendi görevi var. Allah’a çok şükür herkes sağ salim. Birbirimizi görebilmek çok iyi oldu. Bundan sonra da birbirimize yardım edeceğiz ve birlikte düşmana karşı mücadele edeceğiz.

-KTMM size cephede ihtiyaç duyduğunuz bir araç teslim etti. Bu yardım sizin için ne anlama geliyor?

Savaş sırasında araçlar, silah, teçhizat sık sık bozuluyor. KTMM’nin bize sağladığı yardım çok yerinde oldu. Araca kavuştuktan sonra artık başka işlere odaklanabiliriz.

-2014-2015 yıllarında Donbas’taki sıcak çatışmalar yaşanırken muhabirimiz sizinle görüşmüştü. O dönemi ve şu anki savaşı kıyaslarsanız düşmanın taktiği nasıl değişti?

Aslında hiç değişmedi. Onların taktiği her zaman aynı; askerlerine acımıyorlar, onlara sanki düşmanları gibi davranıyorlar ve düşmanı kendi askerlerinin cesetleriyle boğmaya çalışıyorlar. Tüm taktikleri bu. Başka bir stratejileri yok. Çeçenistan’da da yoktu şu anda da yok. Askerlerini ölüme gönderen ve cesetlerini bile almayan kaba kuvvet.

-Çeçenistan ile Ukrayna’daki savaşları arasındaki fark nedir?

Ukrayna ile kıyaslanınca Çeçenistan’daki savaş daha acımasızdı. Rusya, Çeçenistan topraklarını gece gündüz bombalıyordu. Ukrayna’da böyle bir şeyin yaşanmayacağını umuyorum. Çeçenistan’ın Ukrayna’dan çok daha küçük olduğunu unutmamalıyız. Çeçenistan savaşlarında biz 300 bin kişi kaybettik. Çeçenistan’ın toplam nüfusu ise bir milyon civarındaydı. 

Çeçenistan savaşları zamanında internet çok gelişmiş değildi. Bugün savaşı telefona çekerek tüm dünyaya duyurabiliyorsun. Biz de ise böyle olanak yoktu. Çeçenistan Savaşları hakkında yayılan bilgiler tek taraflıydı. Rusya kendi çıkarları açısından savaşı anlatıyordu ve insanlar onu bu şekilde görüyordu.

Ülkemizde yaşanan olayları doğru bir şekilde duyurmak için televizyon ve gazetelerimiz yoktu. Bir iki gazeteci Çeçenistan hakkında doğru haberler yapıyordu. Bu yüzden Rusya’nın Çeçenistan’da işlediği tüm suçlar cezasız kaldı.

-Sizce Rusya’nın Ukrayna’da işlediği suçlar cezasız kalacak mı?

Bence kalmaz. Tüm dünya Buça, Gostomel, İrpin’de yaşananları gördü. Dünya, Ukrayna'ya destek olmak için Rusya’ya uyguladığı yaptırımları artırıyor. Avrupa, Ukrayna’da yaşananların kendi topraklarında tekrarlanmasını istemiyorsa önlem almalıdır.

-Sizce Ukraynalılar ile Çeçenler arasındaki fark ne?

Bizim özgürlük arzumuz çok benziyor ve halklarımız Rus saldırganlığından zarar gördü. Biz 400-450 yıldır Rusya'ya karşı mücadele ediyoruz, Ukrayna’da aynı şekilde uzun bir süredir özgürlüğü ve bağımsızlığı için mücadele ediyor. Bu benzerlikler bizi birleştiriyor. Öte yandan Kafkasyalılar daha fazla sabırsızlar çabuk öfkelenebiliyorlar; Ukraynalılar bazı durumlarda daha sakinler. Ama özgürlük arzumuz bizi çok yakınlaştırıyor.

-Kırım Tatar askerleriyle birlikte Kırım’ın işgalden kurtarılmasında yer alacak mısınız?

Elbette. Bu hedefimizin, hayalimizin bir parçası. Kırım’da sizin ve bizim bayraklarımızı dikeceğiz ve oradan Çeçenistan’a devam edeceğiz.

-İşgal altındaki Kırım'da yaşayan Kırım Tatarları için ne dilerdiniz?

Kırım’ın işgalden kurtarılmasını sabırla beklemeleri gerekiyor. Çok zor olduğunu anlıyoruz, bizim yakınlarımız da yaklaşık 20 yıldır işgal altında yaşıyorlar. Zafere inanarak beklemek gerekiyor.