Yevgeniya Gaber: Wagner'in darbe girişimi, Rusya Federasyonu'nda devletin çöküşü anlamına geliyor

Rusya'da Wagner lideri Prigojin'in Rus askeri komuta kademesi ve Putin yönetimine başkaldırması ile ülkede iç karışıklık meydana geldi. Prigojin'in geri adım atmasıyla ülkede tansiyon düştü ancak yaşanan süreç Rusya'da iç savaşın ayak sesleri olarak görüldü. Wagner'in başarısız isyanı, Ukrayna'da devam eden savaş ve Putin Rusyası'nın geleceğine ilişkin süreci Yevgeniya Gaber, QHA'ya değerlendirdi.

Haber Giriş Tarihi: 19.07.2023 19:05
Haber Güncellenme Tarihi: 19.07.2023 19:05
https://www.qha.com.tr/

Ömer Cihad KAYA

Rusya'da paralı asker şirketi Wagner'in lideri Yevgeniy Prigojin, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu ve Rusya Genelkurmay Başkanı Valeriy Gerasimov başta olmak üzere Moskova yönetimine başkaldırdı. Wagner birliklerinin Moskova'ya hareketi dünya kamuoyu tarafından yakından takip edildi. Prigojin, Moskova'ya 200 kilometre kala geri adım atarak, Putin yönetimi ile gizli bir anlaşma yaptı. Anlaşmanın ayrıntıları bilinmese de, Wagner'in başarısız darbe girişimi, Putin Rusyası için sonun başlangıcı olarak değerlendiriliyor. 

Rusya'da iç savaşın başlangıcı olarak kabul edilen kalkışma sürecinde, Putin'in Ukrayna'daki savaş suçlarının ortağı olan Prigojin, Şoygu ve Gerasimov başta olmak üzere üst düzey Rus komutanlara hakaretler savurdu. Özellikle, Ukrayna'da başlatılan topyekun savaşın fitilinin, kasıtlı bir şekilde ateşlendiği yönündeki ithamlar dikkatlerden kaçmadı. Putin Rusyası'nda Wagner isyanı, Prigojin'in geri adım atmasındaki sebepler, başarısız darbe girişiminin ardından gelişen olaylar ve bu çerçevedeki pek çok konuyu, Ukraynalı eski diplomat, dış politika uzmanı Doç. Dr. Yevgeniya Gaber, Kırım Haber Ajansına değerlendirdi.

Wagner lideri Prigojin, Putin'e başkaldırarak ne umuyordu, ne buldu? Rusya'daki başarısız darbe girişimini ve gelişen süreci nasıl değerlendirirsiniz?

Prigojin, Putin’e başkaldırarak maksimum ve minimum bazı planlar kurdu.

Minimum olarak; Wagner Grubu’nun hayatta kalmasını sağlamak istedi. Çünkü, 1 Temmuz'dan itibaren yeni bir mevzuat uyarınca bütün askerler Savunma Bakanlığına tabi olacaklardı. Savunma Bakanlığının emrine gireceklerdi. Prigojin, bunu istemedi. Wagner için bir istisna olmasını talep etti. Bu istisnayı alamayınca, en azından mevcut statükoyu korumak için böyle bir hamlede bulundu.

Maksimum olarak; Savunma Bakanı Şoygu’nun ve Genelkurmay Başkanı Gerasimov'un istifa etmelerini sağlamak ve genel olarak Rusya'nın içinde güvenlik ve savunma alanındaki hassas durumu vurgulamak istedi. Prigojin, Şoygu’nun, Gerasimov'un ve onlara bağlı yapıların ne kadar etkisiz olduklarını göstermeye çalıştı. Bana sorarsınız, başlarda Putin'in iktidarını sorgulamak veya Rusya'nın yeni cumhurbaşkanı olmak gibi ve hükumeti devirmek gibi bir planı yoktu. Ama sonrasında gidişata göre bu talepler artmaya başladı.

Peki bu ne anlama geliyor? Bence, evet kalkışma ve darbe girişimi başarısızdı. Çünkü, Putin, Şoygu ve Gerasimov mevcut durumlarını korudu. Ama Wagner’in girişiminin tamamen başarısız olduğunu söylemek de doğru olmaz. Çünkü, bütün dünya Rusya’nın çöküşünün başlangıcını görmüş oldu. Bence en önemli sonuç bu. Hem Rusya'nın içinde yaşayan insanlar hem de diğer ülkeler, artık Büyük Rusya diye bir şey olmadığını gördü. Paralı askerlerin başında duran bir adamın, savaş suçlularıyla dolu bir çetenin, iki günde Moskova’ya geldiklerini ve hatta kapısına dayandıklarını gördük.

Rusya'nın içinde elitler arasındaki çatışmaları, çelişkileri gördük. Rusya'nın dışından Putin rejimine çok fazla destek gelmediğini gördük. Özelikle Kazakistan, Çin gibi ülkelerden destek gelmediğini gördük. Böylece tekrar onun altını çizeyim. Bu artık, Rusya'nın devlet olarak çöküşü anlamına geliyor. Ve bu istikrarsızlık, bu belirsizlik devam edecek. Artık, Prigojin olsun veya olmasın farklı etki grupları arasında, farklı elitler arasında, hem askeri hem siyasi yönetimden bunun devamını göreceğiz. Yani bu bir son değil. Bu sürecin sadece başındayız. Sanırım, Rusya’da tek merkeze, tek kişiye bağlı olan iktidarın, artık bir daha bildiğimiz gibi olmayacağını söylemek mümkün.

Wagner'in başarısız isyan hareketi ve ardından gelişen süreç, Ukrayna’da devam eden savaşı nasıl etkileyecek?

Fiziki olarak çok etkilenmedi. Çünkü Ukrayna'dan, sahadan çekilen ve Rusya'ya gönderilen çok fazla birlik yoktu. İsyan ve darbe girişimi kısa sürdüğü için sahadaki dengeler çok değişmedi. Zaten, Prigojin de bunu söyledi. Cephedeki Wagner birliklerini çok fazla almadığını ve isyan hareketine dahil etmediğini öne sürdü. Fakat, moral motivasyon açısından bence önemli bir etkisi olduğu açık ve daha da olacak. Çünkü, Rusya’nın Ukrayna’daki saldırılarına katılan askerler, ya para için ya da savaşmak için veyahut da ne için geldiğini bilmeyen insanlar… Rusya'nın propagandasının etkisi, Ukrayna sınırını geçtikten sonra kayboluyor. Ukrayna'da insanların kendi evleri, kendi ailelerini korumak için savaştıklarını, mücadele verdiklerini görüyorlar. Böylelikle, zaten motivasyonu düşük olan askerlerin daha da moral olarak çöktüğünü söyleyebiliriz.

Şu anda, Rus halkında bu süreçle beraber daha da derinleşen bir askeri yönetime karşı güven krizi var. Bu da cephedeki askerleri olumsuz etkileyecek. Neden güven krizi var? Çünkü, daha önce düzenli ordunun askerleri hep kendi komutanlarından şikayetçiydi. “Bizi ölüme gönderiyorlar”, “Bizi düşünmeden sahada bırakıyorlar, kendileri kaçıyorlar”, “Yolsuzluk var” söylemleri yaygındı. Burada, Wagner lideri Prigojin, onlar için bir örnek teşkil etti. Çünkü, her ne kadar savaş suçlusu olsa da onurlu bir asker gibi kendisini lanse ediyordu. Kendi savaşçılarına daha önem veriyordu. Prigojin, en azından Wagner savaşçılarının cenaze törenlerine katılıyordu. Bazen, ailelerine para yardımında bile bulunuyordu. Bunu, normal düzenli orduda görmeniz imkansız.

Şimdi ise Prigojin, isyan hareketine başlayıp geri dönüş yaptığı için, ona destekçi olanlar, kendilerini yarı yolda bırakılmış hissediyorlar. Kimseye güvenmiyorlar. Çünkü kendileri, ya görevlerinden olacaklar ya da hapishaneye girecekler ya da bir şekilde ceza çekecekler. Halbuki, Prigojin kendisi kalkıp Belarus'a geçti ve onları da aldatmış oldu. Yani şu an, Wagner’e bağlı farklı birlikler arasında kimin kime bağlı olduğu, ne için savaştıkları, kime güvenip kime güvenmeyecekleri belli değil.

Tabii, durum böyle iken, Ukrayna'nın lehine bir süreç başlamış oldu. Fakat, yine de şu anda daha zafer için çok erken. Çünkü, cephede binlerce kilometrekare mayınlandı. Ukrayna askerleri, bu yüzden çabuk ilerleyemiyor. Rus ordusunun üç savunma hattı var. Ukrayna ordusu, şu anda sadece birinci savunma hattını kırmak üzere. Dolayısıyla, bütün bunlar darbe girişiminden sonra hem uluslararası destek açısından, hem Rus askerlerinin moral motivasyonunun düşmesi açısından olumlu.

Ancak, darbe girişimi kritik noktaya gelmeden bittiği için, savaş açısından çok önemli değişikliklere yol açmadı.

Rusya’daki güvenlik bürokrasinin, Putin’e yakın isimlerin bu kalkışmaya tepki göstermemesi dikkat çekiciydi. Putin’e karşı ülke içindeki yöneticilerden, içerden bir hamle gelebilir mi? Putin Rusyası'nın geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Putin Rusyası’nın geleceğini hiç parlak görmüyorum. Çünkü, Rusya Federasyonu olarak uzun zaman bu haliyle, bu rejimle ayakta kalamayacağını düşünüyorum. Elitler arasındaki çatışmaların, çelişkilerin daha da artmasını bekliyorum. Putin'e yakın isimlerden Nikolay Patruşev'in Prigojin konusunda bir yorum yapmaması dikkat çekici. En azından, açık açık Putin'e destek çıkmaması bile çok önemli. 

Rusya'da farklı gruplar arasında bu tartışmaların artacağını öngörmek mümkün. Aslında, Putin'in 27 Haziran 2023'teki basın açıklamasında verdiği mesajları da bu perspektiften okuyabiliriz. Putin, Wagner isyanının çıkmasına ve Prigojin'in ülkede darbe girişimi yapmasına neden olan askeri yönetime teşekkür etti. Bu çok önemli bir ayrıntı. Rusya'nın içinde artık birçok grup, Putin'in bırakın güçlü lider olarak görmeyi lider olarak bile görmüyor. 

Wagner'in Belarus'ta kamp kurduğu ve buraya yerleşeceği söyleniyor. Böylelikle, Ukrayna'ya saldırma ihtimali olacağı yönünde iddialar mevcut. Bu konuyu nasıl değerlendiriyorsunuz? Böyle bir ihtimal var mı?

Asıl soru sadece saldırma ihtimalleri değil Ukrayna'nın savunma kapasitesi önemli. Belarus’tan Ukrayna’ya saldırmak mümkün olsaydı ve Ukrayna'nın buna karşı yapacağı bir şey olmasaydı eğer, eminim ki şu ana kadar Rusya buradan saldırırdı. Savaşın ilk günlerinde kuzeyden Ukrayna'ya zaten hamleler yapıldı. Kıyiv, Çernigiv, Sumı işgal altındaydı. Ukrayna askerleri bu toprakları Rus askerlerinden arındırdı. Bir daha da benzer bir saldırı olmadı. Çünkü hem hava savunma sistemleri, hem Ukrayna askerleri, hem Ukrayna'nın savunma hatları bunu imkansız kılıyor.

Şimdi Wagner'in tekrar Ukrayna'ya saldırmak için herhangi bir sebebi yok. Ben bütün bu darbe girişiminin bir tiyatro olduğuna, bir performans olduğuna inanmıyorum ve bundan sonra da Wagner’in eskisi gibi Rusya'nın ordusunun bir parçası olarak, özelikle Belarus'a geçenlerin, Ukrayna'daki savaşa katılacaklarını sanmıyorum. Putin, 27 Haziran'daki konuşmasında "İsteyen Wagner Grubu'nda kalabilir, isteyen Belarus'a gidebilir" dedi. Fakat artık Savunma Bakanlığına bağlı olacaklarını söyledi. Bu yüzden Wagner içinde de bölünmeler olacak. Wagner savaş sahasındaki en etkili güçtü bunların sayısı düşerse, Ukrayna'daki savaşın önemli ölçüde etkileneceğini söyleyebiliriz.

Wagner Grubu'nun büyük ihtimalle daha çok Afrika gibi yerlere yöneleceklerini düşünüyorum. Belarus’tan Ukrayna'ya saldırmak için ne Prigojin’in ne de Wagner’in bir sebebi var. Çünkü, zaten artık Putin’in savaşına katılmak istemiyorlar. Ne de Rus askerlerinin böyle bir imkanı var. Ukrayna'nın sınırı artık savaşın ilk günlerindeki sınır değil. Savunma hattı gerçekten çok güçlü. Bir de asıl güçler, asıl kapasiteler güneyde ve doğuda, ki orada bile yeterince insan yok Rus ordusu tarafında. Şimdi, Rusya'nın bir de o cephe hattını daha da uzatmak, bir de kuzeye binlerce asker gönderme imkanı yok. Onun için ben Belarus’tan saldırı ihtimaline inanmıyorum.

Rusya'da gelişen isyan ve kalkışmanın güç dengesini bozacağı ve bir dalga halinde yayılacağı öne sürülüyor. Wagner'in darbe girişimi hakkında Rusya'da iç savaşın başlangıcı değerlendirmeleri yapıldı. Sizce bu mümkün mü?

Bence iş savaşa şu an için dönüşmeyecek. İç savaşın olması için Rus vatandaşlarının buna katılmaya hazır olmaları gerekiyor. Rus halkı, buna hazır değil pasifize olmuş haldeler. Hatta darbe girişimi sırasında da sokağa çıktılar ama herhangi bir eyleme katılmadılar. Aslında toplumun buna destek çıkması gerekiyor. Bu kez bunu görmedik. Ben şu anda, Rusya toplumunda böyle bir potansiyel görmüyorum. Bunun devamında, elitler arasındaki paylaşım, Rusya'da devlet sisteminin, devlet kurumlarının çöküşünün yaşanacağını düşünüyorum. Tek kişiye bağlı olan bu iktidar, artık tartışmalı hale gelecek ve farklı anlaşmalarla, farklı etki grupları arasında paylaşılacak.

Dolayısıyla, bu konjönktürde Ukrayna, Türkiye gibi bölge ülkelerinin strateji geliştirmesi lazım. Büyük ihtimalle, bu belirsizlik devam edecek. Putin'in nükleer tehditlerine sebep olan nükleer silahlar kimin elinde olacak? Rusya'da dağılma olacak mı yoksa tek devlet olarak devam edecek mi? soruları önemli. Tüm bunlar, Putin'in bir devlet lideri olarak algılanamayacağı, iktidarını kendi elinde tutamayacağı anlamına geliyor.

Bu da Ukrayna'nın, Rusya karşısında nasıl önemli bir rol oynadığını gösteriyor. Bu tehdit ve tehlikelere karşı bölgeyi koruyabilecek tek güç Ukrayna. Türkiye de ona göre, bu risk ve tehditlere göre kendi stratejilerini geliştirmeli.

RUSYA'DA WAGNER İSYANI VE KRİZ SÜRECİ

Rusya Federasyonu Savunma Bakanı Sergey Şoygu ile Kremlin'in savaş suçlarının ortağı Wagner paralı asker şirketinin lideri Yevgeniy Prigojin arasındaki gerginlik, aylardır dünya kamuoyunun gündemindeydi. Rusya'nın 24 Şubat 2022'de Ukrayna'da topyekun savaş başlatmasının ardından cephede Wagner ve Rus ordusu arasındaki sürtüşme gün yüzüne çıktı. Ülkede, Rostov ve Voronej'de kontrolü ele alan Wagner birliklerinin durdurulması için Rus ordusu alarm durumuna geçti. Ordu ile Wagner arasındaki çatışmalar nedeniyle siviller, Rostov bölgesini terk etmeye başladı.

Rusya'da isyan dalgası başlatan paralı asker şirketi Wagner Grubu, Moskova’ya 200 kilometre yaklaştığı sırada, liderleri Yevgeniy Prigojin birliklerin geri çekileceğini açıkladı. Wagner lideri Prigojin, bu açıklamayı Belarus Cumhurbaşkanı Aleksandr Lukaşenko ile gerçekleştirdiği müzakerelerden sonra yaptı. Müzakerelerin Rusya'nın savaş suçlusu lideri Putin’in talimatıyla yapıldığı öğrenildi. Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, 24 Haziran 2023 tarihi akşam saatlerinde süreç hakkında basın açıklaması yaptı. Peskov, Wagner Grubu lideri Prigojin’in hakkındaki soruşturmanın sona ereceğini ve Belarus’a gideceğini söyledi. Peskov, Wagner üyelerinin kamplarına döneceğinin ve istedikleri takdirde Rusya Savunma Bakanlığı ile sözleşme imzalayabileceklerinin altını çizdi. Rusya'da tansiyon şimdilik düşmüş gibi dursa da, her an için Putin'e karşı başkaldırı gelmesi muhtemel.

REFAT ÇUBAROV: RUSYA'DA OLASI İÇ SAVAŞIN BAŞLANGICINA TANIKLIK EDİYORUZ

Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Başkanı Refat Çubarov, Kırım Haber Ajansına Rusya'da savaş suçlusu Wagner birlikleri ile Rus ordusunun birbirine girmesi sonucunda çıkan iç çatışmayı değerlendirdi. Çubarov, savaş suçlusu Prigojin'in Putin'in kontrolünden çıktığını kaydetti ve Rusya'da iç savaşın başlangıcına tanıklık edildiğini vurguladı.

Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı Refat Çubarov, Rusya'daki Wagner isyanını QHA'ya değerlendirdi "Rusya'da olası iç savaşın başlangıcına tanıklık ediyoruz"https://t.co/jAi3yajfeE pic.twitter.com/9esB9NO68Q

— QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) June 24, 2023