Türkoloji çalışmalarıyla, Kırım Tatar dil bilimine katkıda bulunan fikir adamı, şair Bekir Sıtkı Çobanzade'nin bugün vefatının 85'inci yıl dönümü. Türk dünyasına akademik çalışmalarıyla hizmet veren Kırım Tatar Türkolog Çobanzade, 13 Ekim 1937'de dönemin Sovyet yönetimi tarafından kurşuna dizilerek şehit edildi.
Dil bilimine yön veren akademik çalışmalarıyla tanınan ünlü Kırım Tatar Türkolog Bekir Sıtkı Çobanzade 85 yıl önce bugün yaşamını yitirdi. Dil bilimine önemli katkıları bulunan Kırım Tatarlarının dil bilimcisi Çobanzade, 13 Ekim 1937'de eli kanlı Sovyet rejimi tarafından kurşuna dizildi. Günümüze kadar önemli bir isim haline gelen Çobanzade, uluslararası alanda saygı ve minnetle anılıyor.
15 Mayıs 1893 tarihinde doğan Çobanzade, ilk ve orta öğretim tahsilini Kırım’da Karasupazar’da yaptı. 1909 yılında liseyi okumak için İstanbul’a giderek Arapça ve Fransızca öğrendi. 1915’te Odesa’ya giderek Slav dillerini öğrendi.
KIPÇAKLARA AİT İLK SÖZLÜK: CODEX CUMANICUS’U (KUMAN/KIPÇAK SÖZLÜĞÜ) TANITTI1916 ise Budapeşte Üniversitesi’ne giden Çobanzade burada Kıpçak lehçesinin en önemli yazılı kaynağı olan Codeks Cumanicus’u (Kuman Kitabı veya Kıpçak Kitabı) inceledi. 1920’de bu üniversitede doktor unvanını alan Çobanzade 1920’de ise Kırım’a döndü.
1926 yılında Bakü’de toplanan I. Türkoloji Kongresi’nde “Türk Lehçeleri Arasında Karşılıklı İlişkiler” ve “Türk Tatar Dillerinde İlmi Terminoloji Meydana Getirme” konularında önemli tebliğler veren Çobanzade, Sovyetler Birliği Yeni Alfabeler Merkez Komitesi, Azerbaycan Terminoloji Komitesi gibi komisyonlarda çalışıp Türk lehçelerinin alfabesi, imlası ve terminolojisi konularında pek çok çalışmalar yaptı.
Almanca, Fransızca, Arapça, Macarca, Çekce ve Lehçe’yi çok iyi bilen Çobanzade, Türk şivelerinin hemen hepsiyle ilgili eserler verdi. Hemen hemen bütün Türk lehçeleri ve Türk dilbilimi hakkında 120’den fazla kitap ve makaleleri bulunan Çobanzade, 1932’de SSCB İlimler Akademisi Kafkas Şubesinin,1935’ten itibaren de Azerbaycan Şubesinin daimi üyesi oldu ve 1935’te Paris Linguistik Cemiyetine üye olarak seçildi.
Yine bu dönemde “Yanı Çolban”, “İleri” ve “Okuv İşleri” adlı dergilerde bilimsel makaleler yazan Çobanzade, farklı üniversitelerde profesör, dekan ve rektör olarak çalıştı.
SOVYET TERÖRÜNÜN KURBANI OLDU1920’leri takiben başlayan Josef Stalin’in siyasi kıyımları Çobanzade’yi de etkiledi ve başta Azerbaycan olmak üzere değişik Türk ülkelerinin üniversitelerinde öğretim üyesi olarak çalışmak, bilimsel çalışmalar yapmak zorunda kaldı. Ancak Çobanzade’yi vatanından uzaklaşmak ve siyasi çalışmalarına son vermek de kurtaramadı. Bütün Türk dünyasında tanınan bilim insanı, ünlü Kırım Tatar Türkolog Bekir Sıtkı Çobanzade 13 Ekim 1937’de Sovyet terörü tarafından Azerbaycan sınırlarında kurşuna dizilerek şehit edildi.
"Rusya Tatarlarının Kültür Hayatının Gelişmesi Üzerinde Bir Deneme" (1915), "Türk Edebiyatında Yeni Akımlar" (1916), "Kırım Tatarcası'nın Grameri Hakkında İlmi Bir Deneme" (1924), "Kumukların Dili ve Sözlü Edebiyatı Üzerine Etüdler" (1926), "Nevai'nin Dili Üzerine" (1926), "Türk Tatar Diyalektolojisi" (1927), "V. Tomsen" (1927), "Azerbeycan Türk Edebiyatı'nın Yeni Dönemi" (1930), "Azerbeycan Türk Dilinin İlmi Grameri" (1930), "Yabancı Dil Öğretiminin Temel Metodu Meseleleri" (1932), "Özbek Dilinin Öğretiminin Temel Metodu" (1932), "Karaçay Balkar Dili Üzerine Notlar" (1932), "İbni Mühenna'nın Türk Grameri" (1933), "Kitab-ı Dedem Korkut'un Edebi Lengüstik Tahlili" (1935) gibi eserleri bu gün hala ilmi değerini muhafaza etmektedir."Yaz Akşamı Üy Altında", "Tuvdım Bir Üyde", "Oy Suvuk Şu Gurbet", "Ah Tabılsam", "Suv Anası", "Tunay Taşa", "Anam", "Bulutlar" gibi şiirlerinin de bulunduğu "Boran" isimli şiir kitabı 1927 yılında basıldı.Şairin şiirlerinden bir kısmı, Abdullah Latifzade'nin şiirleriyle beraber bir kitap halinde Eşref Şemizade tarafından (1971) de neşredildi.